Bir SpaceX çalışanı şirkete cinsel istismar, eşit olmayan ücret, ayrımcılık, mobbing ve rahatsızlık suçlamasıyla dava açtı.
SpaceX’in Kaliforniya’daki genel merkezinde üretim koordinatörü olarak çalışan Michelle Dopak, eyalet mahkemesinde açmış olduğu davanın şikâyet dilekçesinde; eski amiri Anthony Brooks’un kendisine cinsel ilişki için baskı yaptığını; yöneticisi tarafınca istismara uğradığını şirkete bildirmesi arkasından yetkililerin durumu örtbas etmeye çalıştığını ve arkasından kendisine mobbing uyguladığını ifade ediyor.
Dopak’ın başlatmış olduğu hukuk mücadelesi, (Elon Musk’a ilişkin bir başka şirket olan) Tesla’ya dava açan sekiz bayanı akla getiriyor. Son aşama rahatsız edici detayların yer almış olduğu mahkeme belgelerinde; Brooks’un konumunu kullanarak Dopak’a baskı yapmış olduğu, cinsel içerikli mesajlar gönderilmiş olduğu ve bununla birlikte (firmanın başkan yardımcısı tarafınca işe alındığını vurgulayarak) herhangi bir rahatsızlık suçlaması karşısında ‘korunacağını’ söylediği belirtiliyor.
Michelle Dopak 2017 senesinde SpaceX’te çalışmaya başladığını, terfi almak için elinden geleni yaptığını, Brooks’un adam çalışanlara öncelik vererek kendisini es geçtiğini, cinsiyetçi işlem gördüğünü ve adam iş arkadaşlarından daha azca maaş aldığını dile getiriyor.
Haziran 2019’da ekiple beraber bir roket fırlatılışını seyretmek suretiyle SpaceX’in Kaliforniya Vandenberg’deki merkezine gittiklerini aktaran Dopak, Brooks’u bu seyahat esnasında kendisine cinsel tacizde bulunmakla suçluyor. Amirinin onunla yalnız kalmaya çalıştığını, evliliğinde mutlu olmadığını söylediğini, bu yolculuktan iki hafta sonrasında arayarak evine geldiğini ve kendisini ilişkiye zorladığını dile getiriyor.
Şikâyet dilekçesinde Dopak’ın; amirinin isteklerine boyun eğmediği takdirde SpaceX’teki kariyerinin sona ermesinden korkmuş olduğu, hamile kalmış olduğu, Brooks’un kürtaj için verdiği 100 bin doları reddettiği belirtiliyor.
Cinsiyet ayrımcılığı ve mobbing suçlamasında da bulunmuş oldu
SpaceX’te çalışmaya devam eden Dopak, yöneticilerin kendisini haftanın altı günü, günde 12 saat çalışmaya zorlayarak işten ayrılmasını sağlamaya çalıştığını ve bunun da sıhhat durumuyla ilgili gereksinimlerini engellediğini söylüyor. Ek olarak başkan Gwynne Shotwell de dahil olmak suretiyle, şirket yetkililerinin hanım çalışanların ayrımcı tutumla ilgili şikâyetlerini görmezden geldiğini; Brooks’un nafaka ödememek için hileye başvurduğunu, SpaceX’in ise (3,7 milyon dolar tutarındaki hisse senedini kendi üstünden geçirme etmesine izin vererek) buna zemin hazırladığını belirtiyor.
Dopak, Brooks’un 2022’de SpaceX’ten ayrıldığını ve sadece yaşadıklarının duygusal etkisiyle başa çıkmakta zorlandığı için 2022’nin ikinci yarısında izin aldığını, geri döndüğünde ise yeni amiri Christopher Wang tarafınca kendisine senelik değerlendirmede düşük performans puanı verildiğini aktarıyor. Wang da davada sanık olarak yer ediniyor.
Tüm bunlarla beraber 40 sayfalık şikâyet dilekçesinde Dopak’ın hamileliği arkasından şirkette devamlı ayrımcılığa ve mobbinge maruz kalmış olduğu; SpaceX’in hakkı olan düzenlemelere karşın aşırı iş yükleyerek kendisini çekilme etmeye zorladığı iddia ediliyor. ABD’deki federal yasalar 2022’den bu yana işverenlerin cinsel rahatsızlık iddialarını tahkime götürmesini yasaklamış olmasına karşın, SpaceX’in Dopak’ı buna zorladığı ileri sürülüyor.
Bu dava, firmanın bayanlara ve azınlıklara, beyaz erkeklerden daha azca ücret ödediği ve terfi eşitsizliği iddiasıyla Ekim ayında oluşturulan bir toplu davayla karşı karşıya olduğu bir dönemde açıldı. Ayrıca, Kaliforniya’daki bir sivil haklar kurumu, firmanın hanım çalışanlara yönelik ayrımcılığa ve tacize göz yumduğunu açıklayan bir grup eski mühendisin şikâyetlerini soruşturuyor. Şirket, CEO Elon Musk’ı eleştiren bir mektup yazan çalışanları işten çıkardığı için geçtiğimiz Ocak ayında Ulusal Emek harcama İlişkileri Kurulu (NLRB) tarafınca dava edilmişti.