ABD’nin California eyaletinin Fontana şehri geçtiğimiz günlerde tüm dünyada manşetlere taşınan bir davaya sahne oldu.
Kent sakinlerinden Thomas Perez, 2018 senesinde, babasını öldürme suçlamasıyla 17 saat süresince sorgulandı. Ruhsal işkenceye varan sorgu teknikleri tatbik eden polisler Perez’i oldukça sevilmiş olduğu köpeğini uyutmakla dahi tehdit etti. Nihayet baskılara dayanamayan Perez, babasını öldürdüğünü itiraf etmek mecburiyetinde bırakıldı. Sadece ertesi gün Baba Perez’in hayatta ve sıhhatli olduğu anlaşıldı.
Perez’in açmış olduğu tazminat davasında yargıç, genç insanın “Anayasa’ya aykırı ruhsal işkence”ye maruz kaldığına hükmetti. Fontana şehri Perez’e 898.000 dolar ödeyerek anlaşmayı kabul etti. Haberi Perez’in avukatı duyurdu.
Postayı almaya çıktı ve geri dönmedi
Davaya mevzu olan vaka 7 Ağustos 2018 tarihinde yaşandı.
Federal yargıç Dolly Gee’nin değindiği dava özetine nazaran, aynı adı taşıyan ve aynı evde yaşayan baba-oğul Thomas Perez’lerden yaşça büyük olan, posta kutusuna bakmak için köpeğiyle beraber dışarı çıktı. Birkaç dakika sonrasında köpek eve yanında Baba Perez olmadan döndü. Oğul Perez ertesi gün polisi arayıp babasının yitik bulunduğunu bildirdi.
Aramayı yanıtlayan polis memuru Joanna Pina, Oğul Perez’in tavırlarını “şüpheli” olarak nitelendirirken, “kafası dağınık ve babasının kaybından dolayı kaygılanmamış şeklinde” göründüğünü kaydetti. Peşinden Pina ve üstü Onbaşı Sheila Foley, Oğul Perez’i sorgulamak için evden alıp karakola götürdü. O sırada evde arama yapılmış oldu. Polis yetkilileri “gözle görülür kan lekeleri” tespit edildiğini ve duyarlı burunlu bir köpeğin ceset kokusu aldığını bildirdi.
Oğul Perez, saatlerce sorgulandı. Bu esnada polisler evindeki teknolojik aletlere erişim izni çıkardı. Bir noktada iki polis Perez’i karakoldan çıkarıp babasının kaybını araştırma bahanesiyle araçla şehrin çeşitli yerlerinde dolaştırdı. Memurlar, Perez’e hakaretler etti, babasını öldürmüş olduğu ve hatırlamadığı mevzusunda ısrar eden oldu. Perez onlarca defa tıbbi müdahale istedi sadece polisler “İlaçlarına ihtiyacın yok” diyerek onu reddetti. Polislerden biri, “Bizi nereye götürüp babanın yerini göstereceksin?” derken diğeri “Hastaneye gitmeyeceğiz bu sebeple bunun sana yardımı olmayacak” diyordu.
Memurlar sonunda karakola geri döndü. Perez’in sorgusu burada da devam etti. Sorgu odasının {güvenlik kamerası} görüntülerinde, polis memurlarının Perez’i iki saat süresince cinayetle suçlamış olduğu, genç insanın da ağlamış olduğı görülüyor. Yargıç Gee, dava özetinde, Perez’in “uykusuz, akıl sağlığı bozuk ve psikiyatrik ilaçlarını alamadığı için yoksunluk içinde” bulunduğunu altını çizdi.
Bir aşamada Perez’in köpeğini sorgu odasına getiren polisler, “Oldu bu, babanı öldürdün, öldü o. Onu öldürdüğünü biliyorsun. Kendine dürüst davranmıyorsun. Iyi mi orada oturup ne işe yaradığını bilmediğini söyleyebilirsin; hem de köpeğin burada oturup sana bakar, babanı öldürdüğünü bilirken? Köpeğine bak. Biliyor bu sebeple o kan göllerinin içinde yürüyordu” diyerek baskı yapmayı sürdürdü.
Sorgu esnasında Perez saçlarını yolmaya, kendine vurmaya, gömleğini yırtmaya başladı. Neredeyse sandalyeden düşecek duruma gelen Perez’e polisler kahkahalarla gülüp “Köpeğini strese sokuyorsun” dedi. Polisler ek olarak Perez’e, “Bizi babanın cesedinin olduğu yere götürmezsen 1 milyon dolar tazminat ödemek zorunda kalacaksın” tehdidinde bulunmuş oldu.
Sonucunda polisler Perez’e babasının cesedinin bulunduğunu, vücudunda bıçak yaralarıyla morgda yatmakta bulunduğunu söylemiş oldu. Bunun üstüne Perez babasını öldürdüğünü itiraf etti. Polisler odadan çıktıktan sonrasında Perez kendini asarak intihar etmeye çalıştı.
Psikiyatri servisine yatırıldı, polis 3 gün süresince gerçekleri gizledi
Yargıcın özetinde, “Perez hakaret görmüş oldu, tüketildi ve 17 saat sorgulandıktan sonrasında işlemediği bir suçu itiraf etmek mecburiyetinde bırakıldı. Polisler bunu yaparken zihinsel ve fizyolojik sağlığının bozuk bulunduğunun ve ilaçlara gerekseme duyduğunun tamamen farkındaydı. Polislerin davranışları Perez’i öylesine derinden etkiledi ki babasını öldürdüğünü itiraf edip karakolda intihar teşebbüsünde bulunmuş oldu” ifadeleri yer aldı.
İntihar girişiminin arkasından Perez hastaneye götürüldü ve psikiyatri servisinde müşahede altına alındı. Perez’e sessiz kalma ve avukat tutma hakları ilk olarak bu aşamada okundu. O gece Perez’in kızı polislerden birini arayarak Baba Perez’e sağ salim ulaştıklarını, insanın Şimal California’ya kendisini ziyarete geleceğini bundan dolayı havalimanında bulunduğunu bildirdi.
Steering’in aktardığına nazaran, Baba Perez evden çıkıp bir arkadaşına gitmiş bundan dolayı eve dönmemişti. Ertesi gün kızı arayıp babalarının yerini polise bildirdiği halde polisler gerçekleri Oğul Perez’den gizlemiş, genç insanın üç gün süresince babasının ve köpeğinin öldüğünü düşünerek psikiyatri koğuşunda kalmasına göz yummuştu.
Steering polislerin köpeği bir barınağa götürdüğünü sadece Oğul Perez’in çipi yardımıyla köpeği bulup kurtardığını da sözlerine ekledi.
Southern California News Group’un haberi geçtiğimiz Cuma günü gündeme bomba şeklinde düştü. Fontana polis sözcüsü ve şehrin avukatları haberin yayımlanmasının arkasından yorum taleplerine cevap vermedi. Soruşturmayı yürüten polis memurları David Janusz ve Jeremey Hale’in avukatları da talepleri yanıtsız bıraktı. Soruşturmada rol oynayan sadece şikayetnamede adı bulunmayan Kyle Guthrie isminde polise de ulaşılamadı.
Steering’in yapmış olduğu açıklamada, “40 senedir polise davalar açıyorum fakat zihinsel işkenceyle düzmece itiraf almak, babanın hayatta ve sıhhatli bulunduğunu gizlemek ve Tom Perez’i intihara sürükleyip arkasından psikiyatri koğuşuna hapsetmenin bir arada olduğu böylesi kasıtlı bir polis gaddarlığını asla görmemiştim” ifadelerini kullandı.
Avukat Steering, sorgu görüntülerine bakıldığında polislerin düzmece itirafları iyi mi zorla alabildiklerinin net bir halde görüldüğünü belirterek, “Bu dava bizlere polisin yeterince becerikli olduğu ve karşısındaki kişiyi yeterince sıkı sorguladığı durumlarda, her insana her şeyi itiraf ettirebileceğini gösteriyor” dedi.
The Guardian‘ın haberini Sevin Turan Türkçeleştirdi. Fotoğraflar: Avukat Jerry Sterling