1500 yıl önce Doğu Roma İmparatorluğu’nun çöküşüne ne sebep oldu?

Tarih, uzun seneler sonrasında bile beklenmedik bazı keşiflerle bu bilim sahasına olan ilgimizi ve merakımızı canlı tutmayı başarıyor. Şu sıralar bilim adamları, 1500 yıl ilkin Doğu Roma İmparatorluğu’nun çöküşüne sebep olan oldukça mühim bir vakası açığa çıkardı.

Araştırmacılar, Romalıların rakipleri olan Persler ile ilgili bazı yanlış hesaplamalar yaptığını, bu eleştiri hatanın da kendilerini zayıf düşürerek rakiplerinin bir zamanların en güçlülerinden olan Roma İmparatorluğu’nu yok edecek kadar yükselmesine sebep bulunduğunu keşfetti.

İki grup, şu demek oluyor ki Romalılar ve Persler, M.Ö. 54’ten 628’e kadar bölgelerin kontrolünü ele geçirmek adına harp halindeydi. Persler, bu harp sonunda ileride elde edecekleri şaşalı zaferler için eleştiri öneme haiz olan Roma’daki tecim yollarını ele geçirdi.

Romalılarla Perslerin sınırlarını korumak ve tecim yollarını ele geçirmek için yaptıkları savaşı simgeleyen bir fotoğraf. Görsel: DailyMail

Araştırmacılar, Perslerin tecim yollarını ele geçirmesiyle beraber Roma İmparatorluğu’nun ekonominin hızla çöküşe geçtiğini ve imparatorluk bünyesinde yaşayan insanları Konstantinopolis’e (İstanbul) kaçmaya zorladığını deklare etti.

Araştırma ekibi, imparatorluğun çöküşüne neyin sebep bulunduğunu daha iyi idrak etmek adına Akdeniz’de Marsilya, Napoli, Kartaca, Doğu İspanya ve İskenderiye şeklinde bölgelerde bulunan vapur enkazlarını inceledi.

Zamanında kıyıları boydan boya kaplayan yüzlerce Roma gemisinin 7. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yok olmaya başladığı ve sayının 10-20 civarına düşmüş olduğu döneme ilişkin bir vakit çizelgesi belirlendi.

Aynı dönemde Romalılara ilişkin tecim ürünleri, Türkiye, İsrail, Tunus, Ürdün, Kıbrıs, Mısır ve Yunanistan dahil olmak suretiyle oldukça sayıda bölgedeki on binlerce bölgede incelendi. İncelemelerin peşinden Romalıların gene de ticaretin merkezinde olduğu anlaşıldı.

Araştırmacılar, M.S. 6. yüzyılın ikinci yarısından itibaren bir gerileme değil, aksine refahta ve nüfusta bir artış yaşandığını söylüyor.

DailyMail.com’a bir izahat icra eden Oxford Üniversitesi’nden Lev Cosijns ve Varşova Üniversitesi’nden Haggai Olshanetsky, bu bilgilerin kendilerini Doğu Roma İmparatorluğu’nun aslen tecim alanında yaşanılan problemler ve askeri anlamda başarısızlıkların peşinden gerileme dönemine girmiş olduğu sonucuna ulaştırdığını ifade ediyorlar.

Daha ilkin meydana getirilen araştırmalar ise Roma İmparatorluğu’nun M.S. 543 senesinde bir veba salgını yada 6. yüzyılın ortalarından itibaren giderek yoğunlaşan iklimsel sorunlardan dolayı çöktüğü bilgilerine dayanıyordu. Sadece yeni çalışmayla beraber, imparatorluğun gücünün hem ekonomik anlamda hem de nüfusun istenilen seviyede olması açısından aksine oldukça iyi olduğu ortaya çıktı.

Lev Cosijns, mevzuyla ilgili şunları söylüyor: “Öyleki göründüğü gibi M.S. 536 yılı, hayatta kalmak için fena bir yıl değildi. En azından o dönemde yaşayan bir çok insan için öyleydi.

İskandinavya’da yaşayan insanoğlu içinse oldukça korkulu bir dönemdi. Gene de Doğu Roma İmparatorluğu’nda yaşayan insanoğlu üstünde sınırı olan derecede etkisinde bırakır vardı, bu da yaşamın oradaki halk için her zamanki şeklinde devam etmesini sağlamış oldu.

Araştırmacılar, incelemelerine arkeolojik alanlarda ortaya çıkarılan çanak çömlekleri tarihsel olarak bir sıralamaya koymakla başladı.

İsrail’in güneybatısında yer edinen ve Mısır sınırına yakın bir yerde bulunan Nessana’daki Negev çölünde, ortalama 16.000’den fazla çanak çömlek parçası ortaya çıkarıldı. Bu çanak çömlekler, Roma İmparatorluğu’nun 6. yüzyılın sonları ve 7. yüzyılın başlarında ticaretle uğraştığını, uygarlığın gelişmeye devam ettiğini gösterdi.

Araştırma ekibi, M.S. 550’den sonrası için tarihlendirilen çanak çömlek parçalarının toplam sayısında mühim bir artış tespit etti. Bu artışın da bölgedeki endüstriyel kapasitenin ve refahın yükseldiğine işaret ettiğine inanılmasını sağlamış oldu.

Emek verme sonrası gösterilen blogda şu ifadeler kullanıldı: “Nessana’da, ağırlıklı olarak M.S. 550 ila 700 yılları aralığında kronolojik olarak sıralanmış, toplam 16.148 tane çanak çömlek parçası bulunmuş oldu. Bu sayı, öteki tüm bölgelerde bulunan parçaların toplamından daha çok.

Ekip, sonrasında Harvard Üniversitesi’nin vapur enkazı veri tabanından ve Oxford Roma Ekonomisi Projesi’ne ilişkin veri tabanından almış olduğu bilgilerden yararlanarak, Roma İmparatorluğu’na ilişkin gemilerin Akdeniz’de hangi tarihten itibaren geliştiğine dair bir vakit çizelgesi belirledi.

Bu veri tabanları ile antik dönemden kalma vapur enkazlarının zamanı, adları, GPS konumları ve kargo ile taşıdıkları ürünler şeklinde verilere ulaşılıyordu.

Bilimsel niteliği olan mecmua Klio’da gösterilen bir emek harcama ile araştırmacılar, “Bu tür verilerin kullanımı, son zamanlarda değişik emekler için uygulanan bir yönteme dayanıyor.” ifadelerini kullanıyor.

Bu yöntemle beraber vapur enkazlarının istatistiksel olarak anlamlı sayılabilecek sayılarda olduğu, deniz trafiğinin belirli dönemlerde yaşanmış olan vapur kazaları sonrası erişilen enkazlarla doğru orantılı olduğu sonucuna ulaşıldı.

M.S. 2. yüzyıl süresince Roma gemilerine ilişkin yıkıntı sayısının her 50 yılda 200 ila 300 içinde kaldığını söyleyen araştırma ekibi, “5. yüzyılın sonlarına doğru vapur enkazı sayısında, neredeyse yüzde elli oranında keskin bir düşüş yaşanıyor. Böylesine ciddi bir düşüş yaşanmasının sebebi ise büyük olasılıkla 5. yüzyılın sonlarında Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküş yaşaması” diyor.

Batı’nın çöküşü hem de Roma ve batıdaki öteki tecim şehirlerinin ve sahil bölgelerinin gerilemesini, son olarak da nüfus sayısında azalmanın görüldüğünü sembolize ediyor.

Veriler ile elde edilmiş bilgiler böyle de sınırı olan değil. 7. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Roma İmparatorluğu’na ilişkin vapur sayısının bir tek 67’ye düşmesi ve bunun tecim yollarının rakiplerinin ele geçmesiyle ilintili olduğu da ortaya çıktı.

Araştırmacılar, bu düşüşü Pers savaşına ve bir zamanlar Doğu Roma İmparatorluğu’nun egemenliği altında olan Konstantinopolis topraklarının çoğunun kaybedilmesine sebep olan İslami fethin sonucuna bağlıyorlar.



İlginizi çekebilir: Sıkıldınız mı? İşte Romalılar hakkında yapılan en iyi XVIII film



Roma ve Pers İmparatorlukları, nüfus yoğunluklarını Ermenistan, Mezopotamya ve Şimal Suriye’de genişletmek istemelerinden dolayı devamlı harp halindeydiler.

Bu bölgeler, sınırın korunması ve dirimsel tecim yollarına erişim sağlamaları açısından stratejik olarak epey önemliydi. Roma İmparatorluğu, Pers topraklarına sızarak bir karşı hücum başlatıp orduyu hazırlıksız yakalamayı hedefledi. Arkasından Persleri Ninova harabeleri civarlarında savaşmaya zorlayan İmparator Herakleios önderliğinde Roma İmparatorluğu, savaşı kazanmıştır. Sadece tecim yollarına erişimin kesilmesiyle yavaş yavaş zayıflayan Roma İmparatorluğu, tarihin tozlu sayfalarındaki yerini almış olacaktı.

Araştırmacılar, bazı insanların 6. yüzyılda meydana gelen mini buzul çağıyla beraber Roma İmparatorluğu’nun çöküşe geçtiğini iddia ettiklerini, araştırmalarının tam da bu düşünceye haiz kişilere karşı mühim bulunduğunu söylüyorlar.

Araştırma ekibinden Olshanetsky ve Cosijns, ortak yaptıkları açıklamada şu ifadeleri kullandılar:

Tarihte ne vakit mühim bir gelişme yaşansa, bu değişikliğin temelinde iklim değişikliğinin ve vebanın görülmesini sorunlu bir yaklaşım olarak düşünüyoruz.

Bu yaklaşım, bilhassa geçmişte dönemlerde iklim değişikliğinin toplumlarda yıkıcı etkilere niçin bulunduğunu iddia ederken, aslen hiçbir tesirinin olmadığı yada sınırı olan etkilerinin olduğu durumlarda, günümüzdeki iklim değişikliğine dair tartışmaların özüne zarar verebilir.

Bu tür iddialar, insan kaynaklı oluşan iklim değişikliğinin ciddi bir problem olmadığı yönündeki argümanların istemeden de olsa savunulmasına zemin hazırlayabilir.


Kaynak: DailyMail / Yapıt Şahin tarafınca yerelleştirildi

(Toplam: 2, Bugün: 1 )

Site Footer