Acımak – Stefan Zweig
| Tür: | Roman |
| Yazar: | Stefan Zweig |
| Yayınlanma Zamanı: | 2000 |
| Yayınevi: | Kutup Yıldızı Yayınları |
Karakterler
Teğmen Anton Hofmiller: Hikâyenin ana kahramanı ve anlatıcısıdır. Genç, tecrübesiz ve içsel çatışmalarla doludur. Anton’un, acıma duygusu sebebiyle almış olduğu yanlış kararlar ve bu kararların neticeleri romanın temelini oluşturur. Onun karakteri, acıma duygusunun insanları ne kadar karmaşık bir duruma sürükleyebileceğini gözler önüne serer.
Edith Kekesfalva: Varlıklı bir ailenin felçli kız evladıdır. Hayata karşı umutsuz ve depresiftir. Anton’un kendisine karşı gösterdiği ilgiyi sevgi olarak yanlış yorumlar. Anton’un her yardım etme çabası, Edith’in yanlış beklentilerini ve umutlarını kuvvetlendirir, bu da onun ruhsal durumunu daha da karmaşık hale getirir.
Lajos Kekesfalva: Edith’in babasıdır. Kızının durumuna karşı çaresiz ve üzüntülüdür. Kızının mutluluğu için Anton’a büyük bir minnettarlık duyar ve ona ümit bağlar.
Hekim Condor: Kekesfalva ailesinin dostu ve doktoru. Anton’a acımanın kimi zaman yanlış kararlar almaya yol açabileceğini, bunun da başkalarına zarar verebileceğini fark etmesini elde eden kişidir.
Mevzusu
Yaratı, ruhsal derinlik ve insan ruhunun karmaşıklığını ele alan etkisinde bırakan bir romandır. Roman, 1939 senesinde yayımlanmış olup, empati, acıma duygusu, etik çatışmalar ve insan ruhunun zayıflıkları benzer biçimde temaları işler. Zweig, bu eserde karakterlerinin iç dünyalarını detaylı bir halde anlatarak okuyucuyu derin bir ruhsal yolculuğa çıkarır.Zweig, acımanın ne kadar karmaşık ve tehlikeli olabileceğini, yanlış anlaşıldığında insanların hayatında iyi mi büyük sonuçlar doğurabileceğini etkisinde bırakan bir halde tasvir eder ve insan psikolojisinin inceliklerini ve zayıflıklarını idrak etmek adına derinlemesine bir bakış sunar.
Acımak Özeti
Hikâye, 1914 senesinde Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun sınırındaki ufak bir kasabada, bir süvari subayı olan Teğmen Anton Hofmiller’in yaşadıklarını merkeze alır. Anton, varlıklı ve asil bir aileden olan Edith Kekesfalva ile tesadüfen tanışır ve bu tanışıklık hayatında derin izler bırakacak bir takım vakaya neden olur.
Edith, varlıklı bir toprak sahibi olan Lajos Kekesfalva’nın felçli kız evladıdır. Bigün, Anton Kekesfalva ailesinin evine çağrı edilir. Çağrı esnasında Anton, öteki davetlilere dans teklifinde bulunurken, bilmeden Edith’e de dans teklif eder. Edith, engelli olduğundan bu teklifi kabul edemeyince Anton kendisini büyük bir utanç içinde bulur. Kızın rahatsızlığına karşı duyduğu acıma duygusu ve ona karşı duyduğu suçluluk, Anton’un yaşamının merkezine yerleşir. Bu acıma ve suçluluk duyguları, Anton’un Edith ve ailesine devamlı olarak yardım etmeye çalışmasına neden olur.
Anton, Edith’e karşı gösterdiği ilgi ve yardım etme çabalarıyla onun duygularını kuvvetlendirir. Sadece, zaman içinde bu durumun Edith’in beklentilerini ve umutlarını artırdığını farklıdır. Anton, içsel bir çıkmazda, ona acıdığı için mi yanında olduğu yoksa hakkaten onu sevilmiş olduğu için mi yardım ettiğini sorgulamaya adım atar.
Hikâye, Anton’un bu duygusal karmaşayı çözmeye çalışmasıyla devam eder. Sadece, Edith’in Anton’a karşı artan beklentileri ve hissettiği duygusal yoğunluk, sonunda ağlatısal bir sona neden olur. Anton’un acıma duygusunun doğurduğu sonuçlar, Edith’i geri dönülemez bir noktaya götürür ve Anton’un yaşamı süresince taşıyacağı derin bir suçluluk ve pişmanlık hissine sebep olur.
Acımak – Kitap Açıklaması
Acımak’ta gene sanki bir gerilim romanını okurken olayların yarattığı merak ile sayfaları çevirir benzer biçimde insanların ruhsal durumlarını, düşüncelerini ve davranışlarını büyük bir merak ile sonraki sayfaları aralıyorsunuz. Ruhsal çözümlemeler sözleri sizi korkutmasın inanırım ki bugüne dek bu tür roman/öykü tercih etmemiş bile olsanız Acımak’tan sonrasında siz de bir Stefan Zweig tutkunu olacaksınız.
(Tanıtım Bülteninden)
