Aylaklar Özeti, Konusu ve Karakterleri

Aylaklar – Melih Cevdet Anday

Tür:Roman
Yazar:Melih Cevdet Anday
Yayınlanma Zamanı:1965
Yayınevi:Everest Yayınları
Karakterler

Leman Hanım: Şükrü Paşa’nın kızı ve tek varisi. Ailenin oturmuş olduğu konağın ve geçindiği mirasın sahibi.

Davut Bey: Leman Hanım’ın kocası. Zamanında Arnavutluk’ta valilik yapmış babasından kalan bir miktar mirası deli fikirleri uğruna düşünmeden harcayan şahıs.

Mürşide: Leman Hanım ile Davut Bey’in büyük kızı.

Galip Bey: Leman Hanım ile Davut Bey’in ufak kızı Pakize’nin kocası, Muammer’in babası.

Muammer: Pakize ve Galip Bey’in oğlu.

Ayla: Muammer’in eşi.

Dündar Bey: Davut Bey’in gençlik arkadaşı.

Şükrü: Muammer ve Ayla’nın arkadaşı.

Nesime: Galip Bey’in kuzeni.

Mevzusu

Osmanlı döneminden kalma bir konakta, giderek küçülen bir aile ve onlarla asalak bir yaşam yaşayan akrabalarından oluşan tembel, aylak, işi olmayan ve kuvvetsiz bir grup insan yaşamaktadır. Roman, bu ailenin vakit içinde hem maddi hem de tinsel olarak çöküşünü ve sonucunda parçalanmasını mevzu ediniyor.

Aylaklar Özeti

Leman Hanım, II. Abdülhamit’in başeczacılarından Şükrü Paşa’nın kızı ve tek varisidir. Babasından kalan yalıda, onun mirasıyla yaşamaktadır. Köşkte Leman Hanım’ın eşi Davut Bey, kızı alkolik olan kayınvalidesi Mürşide, merhum kızlarının eşi Galip Bey, torunları Muammer ve eşi Ayla yaşıyor. Ek olarak Davut Bey’in eski dostu Dündar Bey, Muammer ve Ayla’nın arkadaşları Şükrü ve Galip Bey’in kuzeni Nesime de yanlarında yaşamaktadır. Bu insanların hiçbiri herhangi bir işte çalışmıyor. Leman Hanım’ın eline bakarak konakta işi olmayan bir yaşam sürerler.

Leman Hanım, ailesinin ve konakta yaşayanların geçimini tek başına sağlamaktadır. Köşkteki eski lüks, kalabalık yaşamı sürdürmeye ve Şükrü Paşa ailesinin devamlılığını sağlamaya çalışır. Fakat parası günden güne azalır, borçları artar. Sonunda rehin verdiği konağı boşaltmak zorunda bırakılırlar. Tüm aile sokakta kalır. Bu sırada ailenin kısa sürede vefat eden damadı Galip Bey’in senelerce sefil hayatından biriktirdiği parayla büyük bir apartman dairesi satın almış olduğu ortaya çıkar. Aile buraya göç eder. Leman Hanım’ın konağın boşaltılması esnasında nüzul geçirerek yatalak kalması üstüne Leman Hanım’ın torunu Galip Bey’in oğlu Muammer yönetimi devralır. Fakat Muammer onun yerini tutamaz. Zira yaşamdan hiçbir beklentisi, ümidi kalmamıştır. İnsanları sevmez, onlarla beraber olmaya tahammülü yoktur. Yaşamın boş ve anlam ifade etmeyen bulunduğunu, içinde bulundukları bu yaşamı değiştirebilmek için herhangi bir adım atmanın faydasız bulunduğunu savunur. Evin sorumluluğu bunalınca evden uzaklaşmak için bir süre avukatlık yapar. Bu sırada bir siyasal partiye üye olur ve çalışır. Bunlar onu bir süre oyalasa da sonunda ruhundaki sorun başat olur. Muammer işini ve partiyi bırakır. Eşi Ayla, Şükrü ve Nesime’yi evden uzaklaştırmak için harekete geçer. Ayrıca Leman Hanım, Davut Bey ve Dündar Bey de ölür. Alkolik ve deli teyzesi Mürşide ile evde yalnız kalan Muammer, her şeyi geride bırakıp kaçar. Cebinde yalnız bir lira ile bir otel odasına sığınır.

Roman, Muammer’in bu yitik haliyle son bulur.

Aylaklar – Kitap Açıklaması

Meşrutiyet’ten sonraki toplumsal dönüşümlerin her bir devresini ustaca sentezleyen Melih Cevdet Anday, Abdülhamid’in eczacıbaşısı Şükrü Paşa’dan kalma bir konağa yerleştirdiği roman kahramanları üstünden cumhuriyet Türkiye’si toplumunun tahlilini yapıyor.

Aylaklar, Türkçe edebiyatın en derli toplu romanlarından biri. Muhteşem bir başarıyla oluşturulan karakterler ve izlekteki kendinden güvenli duruş, bu romanı edebiyatımızdaki en iyi tasarı metinlerden biri kılıyor.

… Batıyormuşuz da birimizin haberi olmamış. Hadi Nesime ile Şükrü’yü bir yana bırakalım, onlar aileden değil; ya bana, anneanneme, dedeme ne demeli? Ekmeğin nerden geldiğini birimiz bile düşünmemişiz. Dün gece sofrada bunu söyleyecek oldum, Dündar Bey ‘Osmanlı İmparatorluğu da bu şekilde battı,} dedi. ‘Biz aylıklarımızın köylüden alınan vergi ile ödendiğini bilmezdik, devletin bir köşede bir parası var, ondan veriyor sanırdık. Birinci Dünya Savaşana niçin girdiğimizi Talat Paşa bilmiyor, Cemal Paşa bilmiyor, Enver Paşa bilmiyor. Peki kim biliyor? Bilen yok…}

(Toplam: 9, Bugün: 1 )

Leave a reply:

Site Footer