Gökbilimciler uzayın derinliklerinde daha ilkin benzeri görülmemiş gezegenler bulmaya devam ediyor. Yeni meydana getirilen bir araştırmada da içinde bir “süper-Dünya”nın da bulunmuş olduğu 15 yeni gezegen ortaya çıkarıldı.
Belirtilene gore keşfedilen gezegenler kayalık yapıda ve bazıları Dünya’dan %30 ila %70 kadar daha büyük. Sadece hiçbiri Neptün kadar büyüklükte değil. TOI-1789 c isminde olan “süper-Dünya”, bulunanlar içinde en nadiri olarak öne çıkıyor. Ender olmasının sebebi ise yıldızına oldukça yakın bulunması. O şekilde ki bu yörüngede gezegenin yıldızının etrafındaki tam bir turu (yada 1 yılı da diyebiliriz) yalnız 12 saat sürüyor.
Her ne kadar daha ilkin bulunan benzer gezegenler, kendi gezegen sistemlerinin daha ılımlı noktalarında bulunuyor olsa da (ılımlı = sıvı suyun yüzeyde bulunması ihtimaller içinde), TOI-1789 c’nin açıkçası yandığını söylememiz gerek.
Kansas Üniversitesi’nden araştırmanın yazarlarından da olan gökbilimci Ian Crossfield, açıkalamasında şunları söylemiş oldu: “TOI-1798 c yıldızının yörüngesinde o denli süratli dönüyor ki, bu gezegende bir yıl Dünya’da yarım günden daha kısa sürüyor. Ev sahibi yıldızlarına yakınlıkları sebebiyle bu tür gezegenler bununla birlikte aşırı sıcak – Dünya’nın Güneş’ten almış olduğu radyasyonun 3.000 katından fazlasını alıyor. Bu aşırı ortamda var olmak, bu gezegenin başlangıçta oluşturduğu herhangi bir atmosferi muhtemelen kaybetmiş olduğu anlamına geliyor.”
Her ne kadar böylesine acımasızca sıcak ve rahatsız edici bir yerde yaşamın büyük olasılıkla bulunamayacağı bilinse de, ne türde kayalık dünyaların bulunduğunu bilmek de, öteki gezegen sistemleriyle ilgili bilgilerimizi genişletmek açısından oldukça yararlı. Bilim adamları, öteki gezegen sistemlerinde süper-Dünya’ların yaygın olarak bulunmuş olduğu biliniyor. Sadece bizimkinde herhangi bu şekilde bir gezegen bulunmuyor. Bununla beraber bir çok dış gezegen sistemlerinde iki yada daha çok yıldız bulunuyor. Bizimkinde ise bilinmiş olduğu benzer biçimde yalnız bir tane var: Güneş. Crossfield da bu mevzuyla ilgili şu yorumu yapıyor: “Buna gore Güneş Sistemi’miz sandığımızdan daha ender olabilir.”
Araştırmacılar TOI-1789 c isminde süper-Dünya’yı bulmak için iki değişik gözlem aracı kullandı. Bunlardan biri NASA’nın TESS uydusu. Bu uydu, bir yıldızın önünden yörüngesindeki gezegen geçtiğinde yıldızın ışığında oluşan değişimi fark edebilen kırılgan kameralara haiz. Böylece gezegenin varlığı ve yörüngesiyle ilgili detaylar anlaşılabiliyor.
Gözlem araçlarından diğeri ise Hawaii adasında bulunan W.M. Keck Gözlemevi. Burada da gene yıldızın ışığı gözlemlenerek bu süper-Dünya’nın hacmi ölçüldü. Bu bilgiyle beraber gezegenin yoğunluğu ve öteki karakteristik özellikleri anlaşılabiliyor.
Şu ana kadar gökbilimciler, Samanyolu Galaksisi’nde toplamda 5 bin 632 tane dış gezegen ortaya çıkarıldı.
Mark Kaufman’ın haberini Özgür Yıldız Türkçeleştirdi.