Bilincinde olmadan yaptığımız ve “seçici dikkat” olarak malum bir özellik yardımıyla beynimiz burnumuzu görmezden gelmeyi öğrendi. Gözlerimize oldukça yakın bir konumda bulunan belirgin (bazımızda daha belirgin) bir organımız olan burnumuz görüşümüzü engelleyebilirdi sadece sinir sistemimiz onu ustalıkla filtrelemekte.
Fakat burnumuza bakmayı da isteyebiliriz. Bir gözünüzü kapattığınızda ya da sağa sola yada aşağıya bakmış olduğunuzda burnunuz görüş alanınıza girecektir.
Lakin beyniniz burnunuzun görüş alanınıza müdahale etmesini engellemek için oldukça çalışsa da, kendisi görmezden gelinecek bir organ değil! Vücudumuzun öteki birçok parçası benzer biçimde, burnumuz da cilt rahatsızlıklarını ve iç hastalıkları teşhis etmekte destek olabilir.
Akneler
Sivilcelerin pek oldukça değişik türü olsa da acne vulgaris en yaygın olanı ve çoğu zaman burnu etkiliyor. (Burunla beraber psikolojimizi ve kimi zaman ergenliğimizi de…) Bu cilt rahatsızlığı, ciltte koruyucu yağ salgılayan ufak bezlerin tıkanması sonucu açık ve kapalı komedonların oluşmasıyla gelişir.
Açık komedonlar (siyah noktalar olarak da bilinirler) koyu renkli bir tıkaç geliştirirken, kapalı komedonlar gözenek tamamen tıkandığında oluşan beyaz noktalardır.
Tıkalı gözenekler bununla birlikte daha büyük şişliklere ve yumrulara dönüşebilir, enfekte olabilir, iltihaplanabilir, irinle dolabilir ve hatta cildi yaralayabilir.
Acne rosacea ise değişik bir görünüme haizdir. Çoğunlukla burun ve yanaklarda iritasyon yada kızarıklığa yol açan iltihaplı bir cilt rahatsızlığıdır. Rosacea şu anda tedavi edilemiyor sadece çoğu zaman uzun soluklu tedaviyle denetim altına alınabiliyor.
Rozasea hastalarında çoğunlukla akneye benzeyen döküntülü papüller ve püstüller gelişebilir; ek olarak burun ve yanaklarda ince kırmızı yada morumsu çizgiler şeklinde kendini gösteren kılcal damarlar da görülebilir. Bazı görece nadir durumlarda ise rosacea burun derisinin büyümesine ve kalınlaşmasına niçin olur. Bu duruma rinofima (rhinophyma) denir ve öteki görünür cilt hastalıkları benzer biçimde, görünümde ciddi değişikliklere niçin olabilir ve hastaların öz saygısını da ciddi şekilde etkileyebilir.
Hem acne vulgaris hem de rosacea çeşitli risk faktörleri ve sıhhat durumlarıyla ilişkilendirilmekte; bunlardan bazıları öbürlerinden daha kuvvetli. Mesela rozasea durumunda, listede yüksek gerilim ve kolesterol, diyabet ve romatoid artrit yer almakta.
Lupus pernio
Sarkoidoz, vücudun herhangi bir dokusunu -özellikle akciğerler ve lenf bezlerini- etkileyebilen iltihaplı bir hastalıktır. Bu durum, bilhassa cildin çoğu zaman daha soğuk olduğu vücudun uç kısımlarında mavimsi yada morumsu döküntü lekeleri oluşturabilir.
Bunlara kulaklar, el ve ayak parmakları ve doğal ki burun dahildir. Sarkoidoz burnu etkilediğinde, buna “lupus pernio” denir, sadece bu durum lupus olarak malum otoimmün hastalıkla aynı olmadığı için aslına bakarsak isim yanlış bir isimdir. Zira lupus, vücudun kendi dokularına saldırmış olduğu tamamen değişik bir durumdur. Adını Latince “kurt” anlamına gelen “lupus” kelimesinden alır ve bu isim, ilişkili cilt döküntüsünün bir kurt ısırığına benzediği söylenen Ortaçağ günlerine dayanmaktadır.
Sarkoidozdan ziyade lupus cildi etkilediğinde kelebek döküntüsü -veya malar döküntüsü- oluşur ve bu döküntü yanaklara ve burun köprüsüne yayılır. Bu döküntü rosaceaya oldukça benzeyebilir.
Aslen lupus, pek oldukça değişik hastalıkla benzer emarelere haiz olması sebebiyle “büyük taklitçi” olarak bilinir.
Trigeminal trofik sendrom
Trigeminal trofik sendrom, çiğnemeyi denetim eden sadece bununla birlikte yüze his veren trigeminal sinirin hasar görmesiyle tetiklenen ender bir durumdur. Burun delikleri etrafındaki deri alanını besleyen daha ufak sinir dalları hasar gördüğünde, söz mevzusu his etkilenir.
Hasta, cildin duyarsızlaştığını, uyuştuğunu yada kaşıma isteği yaratacak şekilde karıncalandığını farklıdır. Ciltte tekrarlanan hasar, burun deliklerinin çevresinde yaraların oluşmasına niçin olabilir.
Bu durum, ruhsal bir dürtünün yolma isteğini tetiklediği deri yolma bozukluğundan (dermatillomani) farklıdır.
Velhasıl arada sırada gözünüzü kapatıp burnunuza bir bakın yada bunun daha kolay bir yolu için ayna kullanabilirsiniz. Burnunuz beyninizin izin verdiği kör noktadan daha çok tanınmayı hak ediyor.
Kaynaklar: Science Alert, The Conversation / Metin Aktaşoğlu tarafınca yerelleştirildi