Beşiktaş’ın bu sürem ekibine katmış olduğu İtalyan golcü Ciro Immobile sezona süratli bir giriş yaparken ailesiyle İstanbul’daki hayatına da adapte olma sürecinde. Taşınmak düzgüsel şartlarda dahi fazlaca zorken dört ufak çocukla bir ülkeden, dilini bilmediğin başka bir ülkeye taşınmak hayal etmesi güç bir durum. Normal olarak süperstar seviyesindeki dünyaca meşhur bir futbolcu bu süreci kolaylaştıracak tüm imkanlara haiz. Kulüpler de yıldızlarının konforu için ellerinden geleni yapıyorlar.
Kısaca Ciro-Jessica çifti normal olarak güçlükler yaşayacak sadece doğal ki averaj bir ‘expat’ kadar değil. Adaptasyonu hızlandıracak unsurlardan biri de çıkıp kendi başına alışveriş yapmak. Kariyerinde Almanya ve İspanya deneyimleri de bulunan futbolcu İstanbul’da da bu yola başvurmuş olmalı. İşte film de burada koptu! Geçen gün eşi Jessica ile Sıkıntılı AVM’de görüntülenen yıldız golcünün kucağında bir ekran duruyordu. Ne olduysa o fotoğrafın yayılmasıyla oldu!
Adeta bir sanat eseri!
Peki neydi fotoğrafta bu kadar “hususi” olan? Iyi mi tanım etsek; hem fazlaca açıklayıcı hem de sayısız sual sorduran, bir taraftan tam anlamıyla bir netlik içerirken aynı anda bu denli gizemli durabilen, “Niçin?” diye sorduran ve apaçık cevabı da ihtiva eder şeklinde görünen bir tablo var karşımızda. Hayır, Mona Lisa’dan bahsetmiyorum! Bahsettiğim eserin adı “Ciro Immoble, Sıkıntılı AVM’de monitor alırken görüntülendi.” İnsanın keyifle yapısökümcü ihtimaller içinde geliyor.
ben forveti işte bu şekilde net severim. bakınız ne diyor? “ekran alırken görüntülendi”. şimdi sorarım size bir insan daha ne kadar ekran alırken görüntülenebilir? garip saç modelleri yok. renkli pantolon yok. çevresinde bi dünya insan yok. forvet var, ekran var. poşet bile yok.… https://t.co/yrlVohKxXt
— Sonat (@sonat_isik) August 18, 2024
Fotoğrafa gelen yorumlar neredeyse ikiye bölünmüş (X’te doğan bir tartışmadan bahsediyoruz ya ne olacaktı doğal ki kullanıcılar ikiye bölünecekti) durumda:
- Insanın ihtiyacı olmuş, gitmiş almış ne var bunda?
- Tamam da niçin alabileceği en uygun fiyatlı, 23 inç, 5 ms ve 75 Hz bir ekranı almış?
Bu iki sual, temel sorular olarak öne çıkarken öteki sorular bunların altında kümeleniyor. Peki Ciro Immobile niçin bu şekilde bir ekran almış olabilir? İhtimalleri konuşalım…
Ilk olarak Immobile’nin bu şekilde bir alışverişi kendisinin yapmış olması hoş bir detay. Niçin? Şundan dolayı Türkiye’de kulüpler, bilhassa de büyük kulüplerimiz yıldız yabancılarının elini sıcak sudan soğuk suya sokmuyor. Immobile bir telefonla “Bana bir ekran lazım” diyerek de işini çözebilirdi.
Sözü geçen ihtimallerden ilki bahse mevzu monitörün, güvelik kamerası sistemi için gerekmiş olabileceği… Bu ihtimali zayıflatan nokta, futbolcunun güvenlikli bir site ya da bir rezidansta oturmama ihtimalinin fazlaca fazlaca düşük olması. Ek olarak kulüpler yabancı oyuncularına oturacakları evler mevzusunda ciddi anlamda destek oluyor. İlk süreçte uygun ev bulunana kadar ise geçici olarak konaklayabilecekleri lüks suitler ayarlanıyor. Bu -lüks seviyesi değişmekle birlikte- dünyanın pek fazlaca yerinde bu şekilde.
Bir sonraki olasılık, “hesaplı bir halde çocuk sevindirmek.” Immobile, dört çocuk babası. Artık deneyimli bir baba olarak ne kadar zengin olursa olsun ufak bir çocuğun her isteğinin en pahalı alternatif ile karşılanmaması icap ettiğini biliyor olmalı.
Armağan mi acaba?
Haliyle eşinin ve kendisinin paylaşımlarında gördüğümüz suretiyle monitörün alındığı günün ertesi günü oğlu Mattia’nın 5. yaş günüymüş. Burada da şu sual işareti doğuyor: Mattia bir taraftan Bluey izlerken bir taraftan Hasbro hisselerinin durumunu takip etmeyecekse dümdüz -dahili hoparlörü de bulunmayan- tek bir ekranı ne meydana getirecek?!
İşin esprisi bir yana en mantıklı olasılık şu: Bir halde bir monitöre gerekseme oldu. Bir ihtimal taşınma esnasında mevcut ekranlardan biri ziyan oldu, bir ihtimal canı salonun ortasına koyup monitöre şut çekmek istedi, kim bilir (kuvvetle olası bu şekilde oldu) yalnız nalet ihtimaller içinde bir ekran almak istedi ve gitti bir ekran aldı… Hesapsız, amaç oyun oynamak bile olsa ciddi bir oyuncu hassasiyetiyle yaklaşmadan, bir ihtiyacını giderdi.
Editörün notu: Benim de ortalama iki yıl ilkin bir ekran ihtiyacım olmuştu ve benzer bir halde gidip benzer özelliklerde bir ekran alıp eve dönmüştüm. Benim farkım, eve otobüsle döndüğüm için poşet satın almam ve tamamen tesadüfen ‘curved’ bir ekran almam olmuştu. O yüzden anlıyorum; kimi zaman yalnız kasmadan bir ihtiyacı gidermek istersiniz…
Herhangi bir taşınma durumunda arkada bırakmaktan imtina etmeyeceği bir ekran alırken, yalnız “varlıklı” diye “En pahalısını sar yeğenim” de dememiş. Bazı yorumlar oyuncunun bu yaklaşımını da takdir ediyor.
Şu ihtimali de gözardı edemeyiz… Kim bilir bir kontakt problemi yaşandı. Ne o istediğini tam aktarabildi ne de karşısındaki ona dilediği seviyede destek olabildi.
Atlamamamız ihtiyaç duyulan bir öteki nokta da Ciro Immobile’nin asla oyun bilmeyen, oynamayan biri olmadığı. Immobile sıkı bir “FIFA” oyuncusu! Hatta bu senelerdir bu şekilde. O şekilde ki hem eşi Jessica Melena hem de kendisi röportajlarda FIFA’nın geçmişte ilişkilerinde küçük problemler dahi yaratan bir unsur bulunduğunu vurguluyordu.
Kimi zaman unutuyoruz sadece seçkin sporcular da genç insanoğlu ve çoğunlukla konsol tercih etmekteler. (Burada F1 pilotları şeklinde motor sporlarında savaşım eden sporcuları bir kenara koyuyoruz.) Normal olarak PC oyunlarını oynayan futbolcular da mevcut lakin azınlıkta olduklarını unutmamak gerek.
Velhasıl Ciro Immobile’nin bu alışverişinin niçin haber olduğu dahi bir münakaşa mevzusu normal olarak. Lakin futbolun bu şekilde keyifli ikincil mevzular açması ve mevzunun bu şekilde saha dışına çıkması, “münakaşanın” saha dışına çıkmış olduğu öteki konulardan daha evla olsa gerek.