Kategoriler: Genel

“Daha önce böyle bir şey hiç görmedik” Dünyanın yakınına gelmiyor, NASA yakından bakıyor…

Güneş Sistemi’nde dolaşan ve “centaur” adını verdiğimiz bir grup nesne bulunuyor. Bu nesneler Dünya’nın yakınına gelmiyorlar sadece NASA, kuvvetli James Webb Uzay Teleskobu’nu kullanarak bunlardan birini yakından görüntüledi.

Centaur’ların Güneş Sistemi’nin haricinde ve Plüto’ya yakın bir yerden gelen buzdan nesneler olduğu düşünülüyordu. Bu nesneler giderek sistemimizin içlerine doğru ilerlediler ve günümüzde Jüpiter ile Neptün arasındaki alanda bulunuyorlar. Centaur’lar çoğu zaman gizemli nesneler, sadece Webb teleskobundaki spektograf aleti, bu nesnelerin hangi maddelerden oluştuğunu ortaya koyabilir. Bilim adamları da Centaur 29P/Schwassmann-Wachmann 1 isminde dışarıya gaz atımı icra eden nesneyi yakından inceledi.

NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nde araştırmayı yöneten Sara Faggi, açıklamasında mevzuyla ilgili şu şekilde dedi: “Webb hakikaten de bizim için etkisinde bırakan olan bir çözünürlük ve hassasiyetin kapısını açtı – verileri ilk kez gördüğümüzde heyecanlandık. Daha ilkin asla bu tarz bir olay görmemiştik.

Her ne kadar nesne oldukça uzak ve canlı bir fotoğraf için oldukça ufak olsa da, Webb’in spektrografı, centaur’dan çıkan yeni gaz atımlarını gösterebiliyor. Yeni keşfedilen bu atımlardan ikisi uzaya karbondioksit saçarken, diğeriyse karbonmonoksit saçıyor. Araştırmacıları bu atımlarda su izi aradılar sadece tespit edemediler.

Aşağıdaki grafik, atımlarda Webb’in gözlemleriyle bulunan elementleri (sağda) ve NASA’nın Centaur 29P/Schwassmann-Wachmann 1’in neye benzediğine dair 3 boyutlu çalışmasını (solda) barındırıyor.

Solda: Webb teleskobunun gözlemediği atımlardaki elementler. Sağda: NASA’nın Centaur 29P/Schwassmann-Wachmann 1’in neye benzediğine dair 3 boyutlu emek vermesi.
Görsel: NASA / ESA / CSA / L. Hustak (STScI) / S. Faggi (NASA-GSFC / American University)
James Webb Uzay Teleskobu’nun Dünya’dan 1.6 milyon kilometre öteden evreni gözlemlemesini gösteren bir emek verme.
Görsel: GSFC / CIL / Adriana Manrique Gutierrez

Grafikte gösterildiği şeklinde Centaur 29P’nin uzun süre ilkin birbiriyle birleşmiş iki nesne olabileceği düşünülüyor. Bu da nesnenin karbondioksit ve karbonmonoksit atımını açıklayabilecek bir durum.

Sadece gaz atımına neyin niçin olduğu hemen hemen bilinmiyor. Buz, kaya ve tozdan oluşan “kirli kartopları” kuyruklu yıldızlar, Güneş’in tanıdığından geçerken uzaya gaz ve su buharı atıyor. Sadece Güneş Sistemi’nin soğuk ve uzak bölgeleri, bu centaur’ların süratli bir halde katıdan gaza dönüşmesine niçin olacak bir ısı barındırmıyor.

Güneş Sistemi’nin erken dönemlerinden kalıntıları barındıran ve gezegenimizin evrimini anlamamıza destek olan bu uzak bölgeleri daha iyi anlayabilmek için bilim insanlarını Centaur 29P’ye yine yakından bakması gerekiyor.

Appalachian Eyalet Üniversitesi’nden gökbilimci ve araştırmanın yazarlarından Adam McKay, mevzuyla ilgili şu şekilde diyor: “Bu nesneye bir tek bir kez bakacak vaktimiz oldu, zamanda bir enstantane şeklinde. Bu jetlere süre içinde bakmak, bu patlamaları neyin tetiklediği mevzusunda bizlere oldukça daha iyi bilgiler verecektir.

Webb teleskobunun kuvvetli kabiliyetleri

Webb teleskobu kozmosun derinliklerine bakmak ve kainâtın erken dönemleri hakkında yeni bilgiler ortaya çıkarmak suretiyle tasarlandı. Teleskop hem de galaksimizi ve hatta Güneş sistemimizi gözlemlemek için kullanılıyor. İşte Webb’in benzersiz özellikleri:

Dev ayna: Webb’in ışığı yakalayan aynası 6,40 metre genişliğinde, Hubble Uzay Teleskobu’nun aynasından iki buçuk kat daha büyük. Daha çok ışık yakalaması Webb’in daha uzak cisimleri görmesini sağlıyor. Teleskop 13 milyar yıl ilkin, Büyük Patlama’dan bir tek birkaç yüz milyon yıl sonrasında oluşan yıldızlara ve galaksilere bakabiliyor.

Kızılötesi görüntüleme: Hubble’ın aksine Webb bir kızılötesi teleskop, şu demek oluyor ki kızılötesi spektrumda görüntülüyor. Kızılötesi daha uzun dalga boylarına haiz ve kozmik bulutların arasından kolayca geçebiliyor. Böylece Hubble’ın ulaşamadığı noktalara erişebiliyor ve bizlere asla görülmemiş kozmik görüntüler sunuyor.

Dış gezegenleri gözlemliyor: Webb teleskobunun bu uzak diyarları kavrayışımızda çığır açacak spektrometre adında olan hususi ekipmanları var. Bu cihazlar ister gaz devleri ister ufak kayalık dünyalar olsun, uzak ötegezegenlerin atmosferinde hangi moleküllerin (su, karbondioksit ve metan şeklinde) bulunduğunu deşifre edebiliyor.


Mark Kaufman’ın haberini Özgür Yıldız Türkçeleştirdi.

Bul-Tikla

Son Yazılar

Don Toliver – New Drop Şarkı Sözü

[Chorus] Got two girls in the cut And I don't know what to do I…

6 saat ago

Elon Musk’ın en tuhaf haftasonu: @America hesabına nasıl çöktü?

Elon Musk bir süredir hem sahibi olduğu toplumsal medya platformu X'te hem de X haricinde…

8 saat ago

Aileler dikkat! Çevrimiçi tacizin gözden kaçabilen üç işareti var…

Gençler ve anne babalar, çevrimiçi "tacize hazırlık" diyebileceğimiz "grooming"in klasik işaretlerini bildiklerini düşünüyor olabilir. Kurbanlar…

14 saat ago

Uzmanlar tatlandırıcılar için ne diyor?

Şeker zararı olan evet, peki ya tatlandırıcılar? Şeker kullanımı mevzusunda yaygın bir farkındalık oluştuğunu söylemek…

21 saat ago

İşte NASA’nın “gitmek istediği” dünya: Tüm sır, karmakarışık yüzeyin altında gizleniyor!

NASA, büyük denizler barındıran bir dünyaya devasa bir uzay aracı göndermek suretiyle. Gezegen bilimciler, Jüpiter'in…

1 gün ago

Don Toliver – New Drop Şarkı Sözü

[Chorus] Got two girls in the cut And I don't know what to do I…

1 gün ago