Müzik aleminde 2024 kesinlikle Duman’ın yılı olarak anımsanacak. 24 Haziran’da Nerde Benim Kafam ve Kufi‘yi gösteren grup, deli bir konser takvimi içinde 20 Ağustos’ta da İçimde Aşk Var‘ı yayınladı. Bu parçaların bir albümde tekrardan buluşması beklenirken 11 Ekim’de karşımıza beş yeni parça daha çıktı. 13 Aralık’ta ise Kufi adını alacak yeni albümü göreceğiz. Haberler, yeni albümde bu sekiz parçayla beraber sekiz yeni parçanın daha yer alacağı yönünde. Bu son EP’nin isminden yola çıkacak olursak Duman, 2024’ün ikinci yarısına adeta kamikaze benzer biçimde dalıyor! İyi ki de o şekilde yapıyor. Damga söylediğin bu şekilde vurulur!
Nereden başlasak… Daha önceki araştırmalarda de “beklentiler” noktasının altını çizmiştim. Bir kez daha fakat bu kez ciddi şekilde özetleyerek bu noktanın tekrardan altını çizeceğim. İlginçtir ki 15 yıl ilkin, 20 yıl ilkin ilk kez dinlediğimizde yaşadığımız heyecanı, bu geçen yıllarda asla değişmemişiz benzer biçimde, üzerine bir de nostalji hissinin beklentileri katlayan doğasını çoğunlukla unutarak tekrardan yaşamak istiyoruz. Haliyle “sahanın eskileri” yeni işlerinde oyuna birkaç sıfır geride başlıyor. “Olmamışa ‘olmamış’ demeyecek miyiz?” diye soruyor olabilirsiniz. Doğal ki diyeceksiniz.
Lakin vurguladığım şu: Böylesi bir haksız beklentiyle; averaj işler “çok kötü”, iyi işler de “orta derece” yaftasını aşmakta güçlük çekecektir. Peki ya Kamikaze benzer biçimde şahane işler? “İyi hadi bakalım olmuş bu sefer” benzer biçimde bir yaklaşım bekliyor bu şekilde işleri… İnsanlar albümleri, şarkıları dilediği benzer biçimde değerlendirmekte özgür doğal ki fakat bilmeden bu cendereye düşen müzikseverler durumun farkına varsalar oldukca rahatlayacaklar inanırım…
Duman – Kamikaze (8.2/10)
Duman’ın yeni EP’si bir Batu Mutlugil bestesi Bir Güzellik Yapsana ile başlıyor. Oldukca tanıdık bir Duman sound’u karşılıyor bizi. Bir ihtimal birazcık Elleri Ellerime birazcık En Güzel Günüm Gecem… Duman aslına bakarsan kilometrelerce ötede çalsa “Bir yerlerde Duman çalıyor” dedirtecek bir grup. Öyleki ki İçimde Aşk Var‘ı yayınlandıktan birkaç gün sonrasında konserde ilk kez dinlediğimde bir süre “Bu Duman’ın hangi albümündeydi ya?” diye düşünmüştüm yalan yok. Şunu da eklemem lazım, Kamikaze EP’sinde Bir Güzellik Yapsana favori parçam değil lakin kalburüstü bir iş. Kudos to Batu Mutlugil! Özetle grubun alıştığımız üslubuna uygun iyi bir Duman işi olmuş.
Haykırdım Ben ile devam ediyoruz; etkisi altına alan bir parça… Grunge’ın kendine özgü lezzetini alıyorsunuz. EP’de benim loop’a düştüğüm parça bu oldu! Kendi içinde gelişen, anlatımı değişen bir beste. Parça farkındalık ve bu farkındalığın getirmiş olduğu acı ile hasret duygusunu yeniden eden sözlerde tekrardan değişik seviyelerde deneyimliyor. “Haykırdım ben / Sesleri duymayan bi’ sen…” Gitarlar, bas yürüyüşü, tema tanıdık, zihnimizin bir yerinde duruyor. Adını koyamadım, kim bilir o şekilde bırakmak lazım.
Ve EP’ye adını veren Kamikaze… “Eyvallah‘ı anımsattı” diyenleri gördüm hatta “Eyvallah‘ın aynısı abi” deyip eleştirenler dahi olmuş. Kişisel kanaatim Kamikaze ile Duman tam da bunu hedeflemiş olmalı. Parça Eyvallah‘ın devamı benzer biçimde adeta. Geriye dönerek bakmak benzer biçimde. Anımsamak benzer biçimde. Kimi 40’larına gelmiş ya da aşmış, kimi de 40’larına doğru hızlıca giden o insanoğlu hem melodide hem de sözlerde fazlasıyla kendilerini, o günlerin derinlerine işlemiş anısını bulacak. Beni oldukca derinden etkiledi.
El ele daldık içine, o şekilde esrarengiz bir an / Sanki bir rüya bu, asla uyanmam / Oh, her gün ayrı bi’ zafer / Sonunu görene kadar / Artık her adımda aşk var, hep aşk
Bu bakış açısıyla dinlediğinizde Kamikaze‘yi; derhal girişteki “Gözleri gözüme kıymet / Bi’ tebessüm eder, ah / Bu şekilde bi’ gülüşü asla unutmam” sözleri aslına bakarsak o günlerde aynı heyecanları yaşadığınız arkadaşlarınızı aklınıza getirdiğini görmüş olacaksınız.
Duman bildiğimiz, sevdiğimiz benzer biçimde…
Tam da bundan sonrasında Gazze’de geliyor. Duman’ın Filistin’deki zulme sessiz kalması beklenemezdi. Duman hep böyleydi. Hep de bu şekilde olacak. Kimileri bir şeyler anlatmaya çekiniyor. Neyin yanında neyin karşısında duracağını bilemiyor. Buna kafa yormak istemiyor da olabilirler, pişmeden bir “kariyerist” noktada da duruyor olabilirler. Fakat Duman benzer biçimde “dertli” gruplar haliyle -iyi ki- dertleniyor. Dedik ya “Duman hep böyleydi” diye, başkası yapsa samimiyetini sorgulayan da çıkar sadece söz mevzusu Duman olunca bu aklınızın ucundan dahi geçmiyor. “Dilim varmaz, bir kelam etmedеn” diyor Kaan Tangöze. “Arada bi’ doğru konuşursak alınma” diye ekliyor inceden. “İnsanız kardeş, susmak yakışmaz…” Sözler rahat, oyunsuz, metaforsuz sadece doğası gereği etkisi altına alan. Sözlerin rahat olması bir eleştiri noktası da olabilir lakin bilhassa bu şekilde kaleme alınmış olması da mümkün. Parçanın çıkış bölümündeki solo fade-out’la kesiliyor; parçanın özünden ve mesajından uzaklaşmak istenmediği için karar bu yönde alınmış benzer biçimde hissettim.
Açılıştaki benzer biçimde kapanışta da bir Batu Mutlugil bestesi bizi karşılıyor. Canımsın neredeyse MFÖ tadında. Parçanın akor progresyonu, gitar melodileri ve gitara birlikte rol alan Kaan, tadında bir grunge şımarıklığı getirmiş. Davuldaki Doğaç Titiz ve Kamikaze‘de besteci imzası bulunan başçı Ari Barokas da bildiğimiz benzer biçimde kalitelerini konuşturmuş. Şimdiden 13 Aralık’a dair heyecanım tavan yapmış durumda. “Beklentiler” yer yer eleştirdiğim bir mevzu fakat bu kez ben de o noktadayım beklentim oldukca terfi etti!
Coldplay – Moon Music (7.4/10)
Off bilemiyorum Altan… Coldplay bana “Bilemiyorum Altan” dedirtiyor. 21 Haziran’da Feels Like I’m Falling in Love, 23 Ağustos’ta We Pray, 4 Ekim’de de All My Love tekli olarak çıkmıştı. All My Love‘la beraber Moon Music kısaca daha uzun adıyla Music of the Spheres Vol. II: Moon Music de gösterildi. 6 Ekim’de ise albümün Full Moon Edition adlı bir versiyonu daha paylaşıldı. Biz orijinal versiyon olan 10 parçadan oluşan albüme bakacağız.
Parça parça değerlendirme yapmayacağım lakin öne çıkarmak istediğim noktalar mevcut. feelslikeimfallinginlove, WE PRAY, GOOD FEELiNGS ve AETERNA bilhassa dikkatimi çeken parçalar oldu.
Jon Hopkins dokunuşlu açılış parçası MOON MUSiC‘ten feelslikeimfallinginlove‘a geçiş hakikaten etkileyiciydi. İyi bir düşünce. Max Martin ve Hopkins’in devasa bir “bro” tokalaşması olmuş adeta. WE PRAY ise dünyanın dört bir yanında haksızlıklara karşı direnenlere merhaba gönderen bir marş benzer biçimde adeta. Bölüme katkı verenler içinde İran asıllı İsveçli müzisyen ve müzisyen Ilya Salmanzadeh, Filistin asıllı Şilili müzisyen Elyanna benzer biçimde adlar yer alırken Nijerya asıllı İngiliz rapçi Little Simz de Chris Martin’e eşlik edenlerden…
GOOD FEELiNGS‘teki Arya Starr ve Nile Rodgers (Her yerdesin be Get Lucky adam!) eşlikleri de tam yerine oturmuş. “İyi hissettirecek” funky bir iş yapıyorsanız parasını verip Nile Rodgers’ı getireceksiniz hocam! Nalet olsun gene doğru tercih olmuş!
Favorim AETERNA‘ya damga vuran ise son zamanlarda alternatif müzik aleminin ve caz dünyasının en etkili genç isimlerinden baterist, besteci, aranjör, prodüktör, müzisyen, söz yazarı, cihanşümul dans eksperi Louis Cole olmuş. Cole’un 8 yıl ilkin yayınladığı şaheseri Weird Part of the Night‘ın altyapısı AETERNA‘yı albümün açık ara en etkisi altına alan parçası yapmış.
‘Nalet olsun ki güzel!’
Velhasıl albümü dinlerken aldığım notlara görünen o ki “2008 krizini geride bırakmış, Obama’yı ikinci kez seçmeye doğru giden ABD benzer biçimde, YouTube’un YouTube olduğu günler benzer biçimde, 2013 YouTube Rewind benzer biçimde ne bileyim 2014 YouTube Rewind benzer biçimde saf bir iyimserlikle dolu… Nalet olsun ki güzel!” yazmışım. Moon Music’te Coldplay aslına bakarsak kendi benzer biçimde. TED konuşmaları benzer biçimde kısaca. Oldukca iyi yazılmış kişisel gelişim kitapları benzer biçimde. We Are The World benzer biçimde… Ne kadar ihtiyacımız var bilmiyorum. Artık ne kadar geçerli bilmiyorum fakat bu ‘self love’ söylemleri ne olursa olsun birilerine dokunacaktır. Birileri aramış olduğu ilhamı da bulabilir. Şu sebeple samimiyetini sorgulamıyorum. “Bu çocuklar da bu şekilde” diyesi geliyor insanoğlunun. Moon Music, Coldplay’in hem niçin artık baydığını gösteriyor hem de niçin onlara ciddi anlamda gerekseme duyduğumuzu.
Kısa haberler ve tarihte şu sıralar
*Nile Rodgers düğmesine daha kariyerinin başlangıcında basmaya kabul eden ve “ülkece kendisi hakkında tam bir karara varamadığımız” (Oysa müzik kariyeri için çabalayan, kendi halinde kendi yolunda bir kız) Inji’nin 10 Ekim’de Ankara, 11 Ekim’de İzmir ve 12 Ekim’de İstanbul’da gerçekleşmesi planlanan konserleri iptal oldu. Aldığım habere nazaran konser, “Lojistik sebepler sebebiyle 2025’te (sonrasında açıklanacak) bir tarihe ertelenmiş.” Konserler iptal olabilir yaşamda var bunlar sadece Inji’nin normalde oldukca etken kullandığı toplumsal medya hesaplarında mevzuya ilişkin bir izahat göremedim. Kim bilir gözümden firar etmiştir…
*Bruce Springsteen yaklaşan ABD seçimlerinde Kamala Harris’i destekleyeceğini etkileyici bir video mesajla paylaştı. Springsteen, “Milletimizin tarihindeki en mühim seçimlerden biri” ifadelerini kullanırken haliyle bazı hayranlarını derinden yaraladı! 75 yaşındaki The Boss’tan lakabını yakışır cesarette bir hamle.
*İkonik gruplardan Korn’un kendi adını taşıyan çıkış albümü “Korn”, bundan 30 yıl ilkin şu sıralar (11 Ekim 1994) gösterildi.
*Rap dünyasının ikonik MC’lerinden MF DOOM’un unutulmaz albümü Mm..Food, 20 yıl ilkin şu sıralar (16 Kasım 2004) gösterildi. Albüme şu sebeple değiniyorum: Mashable’da 7 Ekim’de Sevin Turan imzasıyla yayınladığımız “Sinaloa Karteli’nin tetikçisini yakalatan şey şarkı sözleri miydi? İşte o ipuçları…” başlıklı haber, aklıma direkt albümdeki Rapp Snitch Knishes adlı parçayı getirdi. Parçada MF DOOM ve Mr. Fantastik, şarkılarında işledikleri suçlardan bahseden rapçileri tiye alıyordu.
Rap snitches, telling all their business / Sit in the court and be their own yıldız witness / “Do you see the perpetrator?” “Yeah, I’m right here” / F… around, get the whole label sent up for years, uh
*The Beatles’ın Abbey Road albümü 55 yıl ilkin şu sıralar (4 Ekim 1969) UK Albums Chart sıralamasında 1 numaraya yerleşti.
*Kendrick Lamar’ın Not Like Us adlı şarkısı, Billboard Hot Rap Songs sıralamasında 21 haftadır zirvede. Not Like Us en uzun süre 1 numarada kalan rap şarkısı olarak yeni bir rekora imza attı.