İyi Bir Kadın Özeti, Konusu ve Karakterleri

İyi Bir Kadın – Danielle Steel

Karakterler

Annabelle Worthington: Parlak zeka, azimli ve yürekli bir hanımdır. Zengin bir ailenin kızı olarak hayatına başlasa da ağlatısal kayıplar yaşar. Sadece kendi yaşamını inşa etmeye ve hayatta kalma mevzusunda büyük bir dayanıklılık göstermeye çalışır. Başlangıçta oldukça naif ve duyarlı bir kadınken yaşadıklarından sonrasında kuvvetli ve bağımsız bir hanıma dönüşür.

Josiah Houghton: Anabelle’in ilk eşidir. Görünürde çekici ve cemiyet tarafınca saygı gören bir adamdır. Sadece evliliklerinde Anabelle’e sadık kalmaz ve onu kullanır. Bu durum Anabelle’in ayakta durma çabasını tetikler.

Dr. Peter Hallam: Annabelle’in Paris’te tanıştığı ve aşka düştüğü kişidir. Annabelle’in duygusal olarak iyileşmesine ve hayatına yeni bir yön vermesine destek sağlar.

Mevzusu

Kitapta bir kadının trajedilerle dolu bir yaşamının zorluklarıkarşısında dayanıklılık ve bağımsızlık göstererek kendini tekrardan inşa etme hikayesi anlatılmaktadır. 20. yüzyılın başlarında toplumsal normların bayanlara dayattığı sınırlamaları ve bu sınırlamalara meydan okuyan Annabelle Worthington’un yaşamını merkezine alır. Hikâye, ek olarak onun yaşamış olduğu kayıplar ve ihanelerler karşısında ayakta kalma mücadelesini, kariyerini ve yaşamını şekillendirme sürecini ve bununla birlikte aşk ve kişisel mutluluk arayışını anlatır.

İyi Bir Hanım Özeti

Roman, 20. yüzyılın başlarında, bilhassa Titanic’in batışı ve I. Dünya Savaşı şeklinde mühim tarihsel olayların yaşandığı dönemde geçiyor. Ana karakter Annabelle Worthington, toplumun beklentilerinin oldukça ötesinde bir kadının hikâyesini konu alıyor. Kitap, trajedi, aşk, ihanet ve kendi ayakları üstünde durma temasını işlerken, zamanı bir romanın varlıklı detaylarını sunuyor.

Annabelle, kitapta 1912’de zengin bir New York ailesinin 19 yaşındaki kızı olarak tanıtılır. Varlıklı, eğitimli ve toplumsal statüye haiz olan Annabelle, mutlu bir yaşam sürmektedir. Sadece Titanic faciası, ailesinin yaşamını kökünden değiştirir. Babası ve ağabeyi bu ağlatısal kazada yaşamını kaybeder, anası ise büyük bir depresyona sürüklenir. Annabelle, bu zamanda genç yaşta olmasına karşın aile sorumluluğunu omuzlamak zorunda kalır.

Annabelle, bir süre sonrasında bir sosyetik figür olan Josiah ile evlenir. Sadece Josiah’ın evliliklerinde sadık olmadığı ve Annabelle’i maddi çıkarlar için kullandığı ortaya çıkar. Bu ihanet, Annabelle’i yıkar sadece onu kuvvetli bir karı olmaya iter. Kendi yaşamını tekrardan inşa etmeye karar verir.

Josiah ile olan birlikteliği sona erdikten sonrasında Annabelle, toplumun beklentilerinden sıyrılarak kendi tutkularının peşinden gitmeye karar verir. Annabelle, Paris’e göç eder ve burada tıp eğitimi almaya adım atar. O dönemde bir kadının tabip olması oldukça sıra dışıdır. Sadece Annabelle, kuvvetli azmiyle bu zorluğu aşar ve kendini I. Dünya Savaşı’nın zorlukları içinde yaralı askerleri tedavi etmeye adar.

Paris’te Annabelle, gerçek aşkı bulduğunu düşündüğü bir insanla tanışır. Sadece bu ilişki de savaşın acımasız gerçekleri tarafınca gölgelenir. Annabelle, bu süreçte bir kez daha kayıplarla yüzleşmek zorunda kalır sadece her seferinde daha kuvvetli bir halde ayağa kalkar.

“İyi Bir Hanım”, zorluklarla karşılaşan bir kadının iyi mi dayanıklılık gösterdiğini ve kendi yolunu iyi mi çizdiğini anlatır. Annabelle, toplumsal normlara meydan okuyarak kendi ayakları üstünde durmayı başarır ve yaşamının kontrolünü eline alır. Roman, zamanı vakaları ve duygusal hikâyeleri harmanlayarak okuyucuya hem düşündürücü hem de esin verici bir edinim sunar.

Danielle Steel’in bu eseri, Annabelle Worthington’un kuvvetli bir karakter portresiyle öne çıkar. Hanımefendilerin zamanı engellere ve toplumsal önyargılara karşın başarıya ulaşabileceğini özetleyen roman, okurlara cesaret ve ümit aşılıyor. Hem zamanı bir drama hem de esin verici bir hikâye arayanlar için mükemmel bir seçim olabilir.

İyi Bir Hanım – Kitap Açıklaması

Annabelle, New Yorklu varlıklı bir ailenin iyi yetişmiş bir kız evladıdır; hayalleri, umutları vardır. Fakat hemen hemen on dokuz yaşını bile doldurmamışken, acılar, kayıplar ve düş kırıklıkları üst üste gelmeye adım atar… 1900’lerin başlangıcında geçen bu romanda Danielle Steel, erkeklere nazaran biçimlenmiş acımasız bir dünyada, ne kadar “iyi” bir karı olursanız olun kolaylıkla “fena” damgası yiyebileceğinizi ortaya koyuyor.