4 bin 200 metrede, bulutların üstündeki kuvvetli bir teleskop, uzak galaksilerin görkemli bir görüntüsünü elde etti.
Gökbilimciler Gemini North teleskobunu Kahraman Kümesi’ne (Abell 426) doğrulttu ve teleskop, bu dev kümenin orta bölgesinde birçok galaksiden oluşan bir alan görüntüledi.
ABD Ulusal Bilim Vakfı’nın ülkedeki ve dünyadaki büyük teleskopları işleten NOIRLab kuruluşu, bu görseli “Bu kozmik başyapıttaki tüm galaksileri bulabilir misiniz?” başlığıyla paylaştı.
8 metreden daha büyük çapta ve dünyanın en gelişmiş optik/kızılötesi teleskoplarından kabul edilen Gemini teleskobu, çok büyük oranda uzak ışığı yakalayarak aşağıdaki detaylı kozmik manzaranın ortaya çıkmasını sağlamış oldu.
Görüntünün merkezinde, Dünya‘dan 240 milyon ışık yılı ötedeki dev eliptik galaksi NGC 1270 içeriyor. Yumurta şeklindeki galaksi, milyarlarca yıl sonrasında galaksimiz Samanyolu ve Andromeda’nın çarpışmasına benzer şekilde sarmal galaksilerin çarpışmasıyla oluşmuş olmalı. Sol köşedeki direkt Dünya’ya bakan galaksi de dahil olmak suretiyle bu görüntüde fazlaca sayıda sarmal galaksi var. Ötekiler ise değişik yönlerde açı yaparak bizlere “uçan bir frizbi” şeklinde disklerinin yanlarını yada kenarlarını gösteriyor.
Galaksimiz Samanyolu’nda olduğu şeklinde bu galaksiler de yüz milyonlarca yıldız barındırıyor. Yıldız olan yerde, sayısız gezegen de bulunuyor (Erken dönem galaksiler hariç). Mesela bir tek galaksimiz Samanyolu’nda bile 1 trilyondan fazla dış gezegen olduğu düşünülüyor.
Gemini North ve South teleskoplarından oluşan Uluslararası Gemini Gözlemevi’nin uzak dünyaları tespit etme konusuna özel bir ilgisi var. Teleskoplar için geliştirilen optik bir araç olan Gemini Planet Imager (Gemini Gezegen Görüntüleyici), “etrafında döndüğü yıldızın milyonda biri kadar parlak olan dış gezegenlerden” gelen aşırı sönük ışığı tespit etmek için tasarlandı.
Gemini bu tür uzak dünyaları doğrudan görüntüledi ve daha bu yıl Gemini North, Jüpiter büyüklüğünde garip ve kavurucu bir gezegende “kaya oluşturan elementler” tespit etti. Gökbilimciler bu yabancı gezegenleri bularak sadece diğer güneş sistemlerini değil, kendi güneş sistemimizi de daha iyi anlayabilecekler: Güneş sistemimiz ve onun kayalık gezegenleri kozmosun tipik bir örneği mi, yoksa biz hususi miyiz?
Mark Kaufman’ın haberini Özgür Yıldız Türkçeleştirdi.