Bir işe başvurmanın sıkıntılı aşamaları bununla beraber getirebileceğini pek çoğumuz biliyoruz. Fakat bazı işverenler işe alım sürecini bambaşka bir seviyeye taşımış şeklinde görünüyor.
Marissa Marlowe adlı bir TikTok kullanıcısı, yakın tarihte paylaşmış olduğu bir video vesilesiyle yaşamış olduğu garip bir deneyimi paylaştı. Yüzlerce işe başvurduğunu, sonunda bir tanesi tarafınca mülakata çağrı edildiğini söyleyen Marlowe işe alım sürecinin bir parçası olarak 75 dakikalık bir sunum yapmış oldu.
Business Insider’ın haberine göre Marlowe şirketteki öteki çalışanlarla söyleşi etti ve iş yerindeki bir happy hour’a çağrı edildi. Fakat bir süre sonrasında happy hour’un öteki adaylarla dolu bulunduğunu fark etti.
TikTok kullanıcısı işe alım sürecini latife yollu birden fazla adayın işi almak için yarıştığı ‘The Bachelor’ adlı reality-TV şovuna benzetti. Mülakat aşamasını atlattıktan ve çağrı üstüne happy hour’a katıldıktan sonraki günlerde iş başvurusunun reddedildiğini öğrendi.
COVID-19 salgınının arkasından büyük çekilme dalgası yaşandı sadece iş gücü piyasası o zamandan bu yana durgunlaştı. Şimdi uzmanlara gore ‘big stay’ dönemindeyiz ve iki yıl öncesine kıyasla pek oldukca insan çalmış olduğu yerde kalmayı tercih ediyor. Öte taraftan birçok büyük şirket tenkisata gittikçe iş gücü piyasası daha rekabetçi hâle geliyor.
İş arayanlar ise zalim işe alım süreçlerinden şikâyetçi. Düzmece iş ilanlarıyla zaman yitirmek, işe alım uzmanları tarafınca ‘ghostlanmak’ ve suni zekânın insafına kalmak adeta ‘yeni düzgüsel’ hâline geldi.
Pandemiyle beraber giderek daha çok işveren doğru kişiyi bulmak için bilişsel ve psikometrik testler uygulamaya başladı. Ve bu testler, işverenin ne istediğinden güvenilir olamayan adaylar için (daha çok) stres deposu olabiliyor.
Mesela bir yöneticinin iş görüşmelerinde kullandığı ve ‘kahve fincanı testi’ adını verdiği mülakat yöntemi toplumsal medyanın gündemine yerleşmiş ve tartışmaları bununla beraber getirmişti. Bazı kullanıcılar yöneticiyi iş arayan insanlara karşı ‘manipülatif’ davranmakla suçlamıştı.
Bir podcast’e konuk olarak katılan SiteMinder adlı firmanın müdürü Trent Innes, adayları daima mutfağa götürdüğünü ve onlara su, kahve, çay yada içecek şeklinde bir içecek ikram ettiğini dile getirdi. Buraya kadar her şey yolundaydı.
Sadece Innes, insanları yalnızca mülakatın sonunda kahve fincanlarını mutfağa götürüp yıkamayı teklif etmeleri hâlinde işe aldığını söylemiş oldu. Ve bir irdelemenin fitilini ateşledi.
Bu kadar minik bir görevin kendisi için niçin bu kadar mühim bulunduğunu ise şöyleki söyledi: “Becerilerinizi geliştirebilir, data edinebilir ve tecrübe kazanabilirsiniz fakat aslen her şey tutumunuza bağlı. Ve bizim üstünde en oldukca durduğumuz şeylerden biri de ‘kahve fincanını yıka’ anlayışı. Ofisimize geldiğinizde mutfakların neredeyse devamlı temiz ve pırıl pırıl bulunduğunu görürsünüz. Sorun şirket içindeki kültüre uyum sağlayacaklarından ve yapmaları ihtiyaç duyulan her işi hakikaten sahipleneceklerinden güvenilir olmak.”
Innes’in aktardığı bilgiye gore, adayların bir çok fincanlarını mutfağa geri götürmeyi teklif etti. Bazılarının ise aklına bile gelmedi.
Business Insider haberinden Türkçeleştirildi. Ek kaynak: Mashable Türkiye arşivi.