Netflix’in yeni polisiye dizisi Asunta, bir komedyenin çarpıcı hikâyesini anlatan Baby Reindeer’ın peşinden Nisan ayında platformda seyirciyle buluşan ikinci gerçek hayata dayalı yapım oldu. Mini dizi, 2013 senesinde İspanya’da işlenen ve senelerce kamuoyunun gündemine yerleşen bir adam öldürmeye odaklanıyor.
22 Eylül 2013 tarihinde, bir Pazar gününün ilk saatlerinde Santiago’nun ormanlık bölgesinde bir çocuk cesedi bulunmuş oldu. Polis kurbanın kim bulunduğunu derhal anlamış oldu. Şundan dolayı anne Rosario Porto ve baba Alfonso Basterra o gece saat 22.17’de Santiago karakoluna gidip kızlarının kaybolduğunu bildirmişti. 12 yaşındaki Asunta Fong Yang, hemen hemen dokuz aylıkken çift tarafınca evlat edinilmişti.
Polis kayıtlarına geçen ifadesine nazaran, anne o akşam 7’de dışarı çıktı. Saat 9.30 sularında döndüğünde evde ödev yaparken bıraktığı kızı ortada yoktu. Oysa Asunta disiplinli, söz dinleyen bir çocuktu. Kaçmasına yada izin almadan dışarı çıkmasına kimse olasılık vermiyordu. Bu yüzden yetkililer başlangıçta bunun bir kaçırılma vakası olabileceğini düşündü.
Halk, iki gün sonraki düzenlenen cenaze törenine adeta akın etti. Haber muhabirleri dışarıda toplanmıştı. Basterra ağlarken bir adam Porto’ya yaklaştı ve kulağına bir şeyler fısıldadı. Anne o gün cenazede baba ise bigün sonrasında tutuklandı. Soruşturma onların aleyhine dönmüştü ve polisin sağlam kanıtları vardı. Bu vaka ülke çapında infial yarattı. Ebeveynlerinin Asunta’yı niçin öldürmüş olduğu hiçbir vakit tam olarak aydınlatılamadı.
ABD’de hızla 2 numaraya yükselen sürükleyici drama işte bu gizemi merkeze alıyor. Aylar devam eden yargı sürecinin peşinden Asunta’yı öldürmekten suçlu bulunan ve cinayetten yargı giyen anne ve babayı Candela Peña ile Tristán Ulloa canlandırıyor.
Hemen hemen 9 aylıkken evlat edinmişlerdi
2001’in Haziran ayında, avukat Rosario Porto ve gazeteci Alfonso Basterra bir kız evladı evlat edinmek suretiyle Çin’e doğru yola çıktı. Çift, yetkilileri çocuğun şefkatli bir ortamda büyüyeceğine ikna etmekte zorlanmadı. Porto’nun babası Santiago’da Fransa’nın fahri konsolosluğunu yapmış bir avukat, anası ise üniversitede sanat zamanı dersleri veren bir öğretim görevlisiydi. Kızlarına, Santiago’nun ‘VIP bölgesi’ olarak malum ve şehrin üst orta sınıfına hitap eden yerinde bir daire vermişlerdi.
O zamanlar Çin’den evlat edinmek alışılmadık bir şeydi. Düşen doğum oranı ve katı evlat edinme yasaları sebebiyle (en azından 10 bin Euro yada daha çok harcaması karşılayabilecek çiftler için) yurt haricinde evlat edinmek nispeten süratli ve kolaydı.
Psikologların raporları çift hakkında pozitif bir tablo çiziyordu. Porto’nun ‘dost canlısı, rahat, duygusal olarak etkisinde bırakan, iş birliğine yatkın, uyumlu ve istekli’ bulunduğunu belirttiler. Porto kocasını yetkililere ‘sabırlı, uyumlu, anlayışlı ve gülmece duygusuna haiz, kendi kararlarını veren kuvvetli bir karakter’ olarak tanım ediyordu.
Çin’in Hunan eyaletinde Asunta Fong Yang isminde dokuz aylık sıska bir bebek onları bekliyordu. Basterra’nın deyimiyle bu inanılmaz bir yolculuktu. İki haftanın peşinden, Çin’deki bürokrasiyi aştıktan ve lüzumlu işlemleri gerçekleştirdikten sonrasında ufak kızı Santiago’ya getirdiler. Artık adı Asunta Fong Yang Basterra Porto’du. Anne Porto, evlat edinme mevzusundaki bilgisini ve deneyimini paylaşmak için mahalli televizyona bile çıkmıştı.
Çeşitli müzik aletleri çalabilen ve pek oldukça dil bilen üstün zekâlı bir çocuktu
Zaman içinde Asunta’nın hususi bir çocuk olduğu anlaşıldı. Ortaokula ulaştığında bir tahsil yılını atladı. Dil öğrenmeye oldukça meraklıydı ve üstelik oldukça sayıda enstrüman çalabiliyordu. 2016’da Guardian’a konuşan öğretmeni onun, “Cumartesi günleri çoğu zaman sabah 7’de kalktığını, 8’den 10’a kadar Çince çalıştığını, 10.15’ten 12.30’a kadar baleye gittiğini, peşinden öğle yemeğine kadar Fransızca çalıştığını” söylemiş oldu. Sonrasında keman ve piyano vardı. Ek olarak İngilizce ve Almanca derslerine giriyordu ve esasen İspanyolca konuşabiliyordu.
Yetenekliydi, disiplinliydi ve yapmış olduğu şeylerden zevk alıyordu. Kimi zaman dadısı Carmen González ve vaftiz anası María Isabel Veliz’le dertleştiği oluyordu. Birazcık çekingendi sadece çoğunlukla mutlu görünüyordu. Artık minyon annesinden beş santim daha uzundu ve ergenliğin eşiğindeydi. Cinayetin peşinden basına konuşan González, “Mükemmel bir aile benzer biçimde görünüyorlardı” dedi.
Sadece her şey görünmüş olduğu kadar yolunda değildi. Porto 2009 senesinde, Asunta 9 yaşlarındayken hususi bir psikiyatri kliniğine yattı ve burada kendini intihara eğilimli ve apatik olarak tanımladı, ek olarak suçluluk duygusu hissediyordu. İki gün sonrasında taburcu oldu ve sonrasında kliniğe rutin kontroller için gitti.
Eylül 2013’te, 12 yaşındaki Asunta, dadısı ve vaftiz annesiyle beraber bir sahil beldesinde geçirdiği, denizde yüzmüş olduğu ve festivallere gittiği mutlu haftaları içeren uzun bir yaz tatilinin peşinden okula geri döndü. Anne ve babası bu altı haftalık tatilin yalnız bir haftasını Asunta ile geçirdi. Porto ilkin annesini, yedi ay sonrasında da babasını kaybetmişti. Arkadaşlarına nazaran duygusal olarak yıpratıcı ayların peşinden toparlanmaya çalışıyordu. Bu kayıplar Porto’nun evliliğindeki fay hatlarını ortaya çıkarmaya başladı.
Porto ve Basterra 2013 yılının başlarında ansızın boşandı; Porto’nun Manuel García isminde başarıya ulaşmış bir iş adamıyla ilişkisi vardı ve Basterra bunu öğrendiğinde birliktelikleri sonlanmış oldu. Sadece Asunta sebebiyle yakın temasta kalmaya devam ediyorlardı. O senenin Haziran ayında Porto bir sinir krizi geçirdi ve yeniden hastaneye kaldırıldı. Basterra bu süreçte eski eşine destek oldu. Bazı açılardan eski hayatlarına geri dönmüşlerdi, sık sık beraber yiyecek yiyorlardı. Guardian’a konuşan bir arkadaşı Porto hakkında, “Bir yumurta haşlayabildiğinden bile şüpheliyim” demişti.
Bazılarına nazaran Porto’nun parası olmadan Basterra’nın dünyası yıkılmıştı ve yeniden beraber yaşamaya başlayabileceklerini düşünüyordu. Asunta’nın ölümünden bir gece ilkin hep beraber Basterra’nın evinde öğle yemeği yediler, iskambil oynadılar ve Simpsonlar’ın bir bölümünü izlediler.
Peki Asunta’ya ne oldu?
Çocuk bulunduğunda üstünde çamurla lekelenmiş gri bir eşofman altı, bir kolu yarı içeride eşofman üstü ve karnının üstüne çekilmiş beyaz bir tişört vardı. Yalınayaktı. Sol kolu omzuna doğru kıvrılmıştı ve burnunun altında azca oranda kan vardı. Ormanda dökülen çam iğnelerinin üstünde yatıyordu.
Porto’yu suçla ilişkilendiren herhangi bir fizyolojik bulgu olmamasına karşın, en ikna edici kanıt, evin yakınındaki bir benzin istasyonda bulunmuş oldu. Polisin incelemiş olduğu {güvenlik kamerası} görüntülerinde Porto otomobil kullanıyor yanında ise ‘uzun saçlı bir kız’ oturuyordu. Görüntüler Porto’nun ‘Asunta’nın evde ders çalıştığını’ iddia etmiş olduğu saatlerde çekilmişti. Video gösterildiğinde yanındakinin kızı bulunduğunu kabul etti ve ilaçların hafızasını bulandırdığını söylemiş oldu.
Dahası, polis Asunta’nın uzuvlarını bağlamak için kullanılan turuncu ipin aynısını evindeki çöpte bulunmuştu. Tüm bunlara ek olarak, çiftten şüphelenmek için bir niçin daha vardı. Adli tıp uzmanları Asunta’nın kanında Porto’nun uzun süredir anksiyete ataklarını yatıştırmak için kullandığı hapların ana etken maddesini bulmuştu. İlk sonuçlar Asunta’nın uyuşturulduğunu ve peşinden boğulduğunu gösteriyordu.
Çocuk bir süre ilkin okul müdiresine annesinin kendisine alerjisi için ‘beyaz bir toz’ verdiğini ve bunun kendisini aşırı derecede yorduğunu söylemişti. Müzik akademisindeki öğretmenler, ölümünden önceki aylarda Asunta’nın kimi zaman sersemlediğini, notaları okuyamadığını ve hatta düz yürüyemediğini söyledi. Ve alışılmadık bir halde ölümünden önceki çarşamba günü okula gitmemişti.
Uzmanlar Asunta’nın bir tutam saçını kontrol ettiler ve ilk üç santimetre süresince lorazepam bulunduğunu keşfettiler. Saçlar ayda ortalama bir santimetre uzadığından, üç ay süresince daha ufak dozlarda ilaç almış olduğu sonucuna vardılar. Bu da öğretmenlerinin anlattıklarıyla örtüşüyordu.
Porto Asunta’yı öldürdüyse, bir kabahat ortağı olması muhtemeldi. Boyu kısa olan Porto, Asunta’nın cesedini kaldırmakta ve iz bırakmadan yol kenarına düzgünce yerleştirmekte zorlanabilirdi. Porto’nun tutuklanmasından bigün sonrasında egemen Basterra’nın da tutuklanmasına karar verdi.
İki yıl süresince polis soruşturması ağır aksak ilerledi. İspanya’nın popüler tabloid tv programları kabahat, katliam sebebi ve kanıtlar hakkında pek oldukça vurgunculuk ortaya attı. Basterra’nın bir pedofil olduğu yada Porto’nun ailesini öldürmüş olduğu yönünde söylentiler dolaşıyordu. Polis soruşturmasının bilgileri sızdırıldı. Her insanın Porto ve Basterra’nın suçluluğu yada masumiyeti hakkında bir fikri varmış benzer biçimde görünüyordu fakat kimse böylesine sebebi belirsiz bir cinayeti açıklayamıyordu.
Evlatların evlat edinen anne babaları tarafınca öldürülmüş olduğu vakalar son aşama ender görülüyor. Ebeveynlerin çocuklarını öldürmüş olduğu azca sayıdaki vakada ise kabahat çoğu zaman bir anlık hiddet yada bastırılmış bir yetersizlik duygusunun sonucunda işleniyor. Uzmanlara nazaran akıllı ve söz dinleyen bir çocuk olduğu malum Asunta bu tür bir suçun kurbanı olabilecek profile uymuyor. Cinayetin hangi saikle işlendiği hâlâ belirsizliğini koruyor.
Her iki ebeveynin de kibirli ve egoist bulunduğunu ifade eden bir dedektif, “Sanırım mutlu bir aile stereotipi yansıtmak istediler. İstedikleri şeyi satın alabileceklerini düşünüyorlardı. İstemediklerinde ise ondan kurtulmayı seçtiler” dedi.
Anne ve baba 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı
Sabah 10’da başlamış olan ve kimi zaman akşama kadar devam eden uzun duruşmalarda dokuz hanım ve erkekten oluşan jüri, bir çok İspanyol benzer biçimde muhtemelen dava hakkında oldukça şey duymuş yada okumuş olmalarına karşın kanıtları tek tek dinledi. Asunta’yı şaşkın ya da mutsuz gören müzik ve bale öğretmenleri haricinde tüm tanıklar Porto ve Basterra’yı örnek ebeveyn olarak tanımladı. Dadı González de “Bana nazaran onlar devamlı muhteşem bir aileydi” dedi.
Sadece savcılar çiftin kendi kızlarını ortadan kaldırmak için aylarca soğukkanlı bir komplo tasarladığında ısrar etmeye devam etti. Jüriyle Asunta’nın öldüğü gün bir halde minimum 27 tane öğütülmüş hap yuttuğu bilgisi paylaşıldı. Bu bir erişkin için ağır bir dozdan dokuz kat daha güçlüydü. Anne babaları bunun iyi mi ve niçin bulunduğunu açıklayamadı ve her ikisi de Asunta’ya yalnız saman nezlesi tedavisi için hap verdiğini söylemiş oldu. Dedektiflere nazaran ise plan, kız çocuğuna ilaç verilmesini, cep telefonlarının dikkatli bir halde dönem dışı bırakılmasını ve insanları Asunta’nın kaçırılıp öldürüldüğüne ikna edilmesini içeriyordu.
Üç buçuk gün devam eden müzakerelerin peşinden jüri karara vardı. Ek olarak 15 yaşındaki bir arkadaşının Asunta’yı babasıyla ile beraber sokakta gördüğünü belirten beyanını dikkate aldı. İspanyol El Mundo gazetesinin haberine nazaran, 2015 yılındaki duruşma esnasında jüri, ebeveynlerin 2013 yazında Asunta’ya onlarca defa ilaç verdiğini ve peşinden sonbaharda onu boğarak öldürdüğüne karar verdi.
Rosario Porto hapishanede intihar etti
Başat Basterra ve Porto’ya 18 yıl hapis cezası verdi şundan dolayı kabahat, çocuk katillerine yaşam boyu hapis cezası öngören yeni yasanın yürürlüğe girmesinden ilkin işlenmişti. Her ikisi de temyize başvurdu.
Basterra ve Porto başlangıçta İspanya’nın kuzeyindeki Teixeiro cezaevine gönderildi. İspanyol El Correo Gallego gazetesinin haberine nazaran, yalnız mahkemede birbirlerini gördüler ve hapishanedeyken herhangi bir halde iletişime geçmediler.
Porto, 2018 senesinde İspanya’nın kuzeybatısındaki başka bir cezaevine, A Lama’ya, sonrasında ise Avila’daki Brieva hanım hapishanesine nakledildi. 2020 senesinde gardiyanlar tarafınca hücresinde ölü bulunmuş oldu ve intihar etmiş olduğu açıklandı. İspanyol El Pais gazetesi, Porto’nun daha ilkin 2017 ve 2018’de olmak suretiyle iki kere intihar girişiminde bulunduğunu aktardı. Şu anda hapisanede olan Basterra’nın ise 2033’te cezasının biteceği ve özgür kalacağı aktarılıyor.
Business Insider, Forbes ve Guardian haberlerinden derlendi. Kapak fotoğrafı Netflix.
