Joseph Rudyard Kipling (D: 30 Aralık 1865, Bombay, Hindistan – Ö: 18 Ocak 1936, Londra, İngiltere) İngiliz romancı, ozan ve öykü yazarı.
Rudyard Kipling, Hindistan ve Birmanya’daki (bugün Myanmar) İngiliz askerlerini özetleyen hikayeleri ve şiirleri, İngiliz sömürgeciliğinden yana tutumu ve çocuklar için yazdığı öyküleriyle tanınır. 1907 Nobel Edebiyat Ödülü‘nü kazanmıştır.
Çocukluğunun büyük bir kısmı mutsuz geçti. Ailesi tarafınca altı yaşlarındayken İngiltere’ye götürüldü ve beş yıl süreyle Southsea de bir ailenin yanına verildi. Kipling orada yaşamış olduğu korkuları sonradan “Baa Baa, Black Sheep” (1888; Mee Mee, Kara Koyun) adlı öyküsünde dile getirdi. Şimal Devon’daki Westward Ho’da bulunan United Services College’da yatılı talebe olarak okumuş olduğu seneler da Kipling üstünde derin bir tesir bıraktı. Yapıtlarında, bilhassa de varlıklı bir düş gücünün ürünü olan Stalky & Co (1899) adlı öyküsünde bu okulu baskı, dayak ve insanların devamlı rahatsız edilmesi benzer biçimde negatif özelliklerine rağmen İngiliz eğitiminin yüce amaçlarını gerçekleştiren bir kurum olarak söyledi.
Kipling, 1882’de Hindistan’a döndü ve orada yedi yıl gazetecilik yapmış oldu. Babasının mühim bir resmi görevi olmasa da, ailesi Hindistan’daki İngilizler içinde mühim bir yer edinmişti. Bu sayede Kipling, Hindistan’daki yüksek sınıftan İngilizlerin yaşamını her yönüyle araştırma olanağını buldu. Bir taraftan da, çocukluğundan itibaren ilgi duyduğu Hintlilerin yaşamını derinlemesine gözledi.
Hafifçe şiir türündeki yapıtlarını ve kısa anlatılarını, çalmış olduğu gazetelerde yayımlamaya başladı. Departmental Ditties (Bölgesel Şarkılar) adlı şiir kitabı 1886’da, Plain Tales from the Nills (Dağların Kolay Öyküleri) adlı öykü kitabı ise 1888’de yayımlandı. 1887-1889 içinde da altı yeni öykü kitabı basıldı. 1889’da İngiltere’ye döndüğünde, ünü çoktan oraya ulaşmıştı ve bir yıl içinde devrin en parlak düzyazı ustalarından biri kabul edildi. 1892’de Barrack-Room Ballads (Kışla Baladları) adlı şiir kitabının çıkmasıyla ünü bir kat daha arttı.
Kipling 1892’de, başarı kazanamayan aşk öyküsü The Naulahka’yı (1892) beraber yazdığı ABD’li yayımcı ve yazar Wolcott Balestier’in kız kardeşi Caroline Balestier ile evliliğe ilk adımını attı. ABD’ye taşınan çift, dört yıl Caroline’m Vermont’taki evinde oturdu. Tavır ve davranışları, komşularının tepkisini topladı. Amerikan yaşam tarzına uymayan ya da uymak istemeyen Kiplingler, sonunda İngiltere’ye geri döndüler. Bu deneyimden sonrasında Kipling, Amerikalıları “yabancılar” olarak nitelendirdi ve daha da ileri giderek İngiltere haricinde doğan her insanın “aşağı soy”dan geldiği görüşünü savundu.
ABD’de kalmış olduğu dönemde Kipling birçok yapıt yayımladı. Bunlardan The Light That Failed (1890; Sönen Işık, 1941,1981) adlı romanı, kör olan ve sevilmiş olduğu hanım tarafınca terk edilen bir ressamın öyküsünü mevzu alır. Captains Courageous (1897; Korkusuz Kaptanlar), macera duygusunu yakalayabilmesine rağmen, aşırıya kaçan betimlemeleri yüzünden başarısız bir roman sayılır. Kim (1901; Kim) adlı romanı, bir çocuk kitabı olarak yazılmışsa da, edebiyat klasikleri arasına girmiştir. Varlıklı bir üslubun ürünü olan Jimgle Books (Cengel Kitabı, 1936) adlı öykü kitabı ise, romanlarında bütünlük ve denge kuramamasına rağmen Kipling’in usta bir öykücü bulunduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.
Kipling 1902’de Sussex’teki Burwash’ta bir ev satın aldı ve ölümüne değin orada yaşadı. Sussex sonraki birçok yapıtının, bilhassa de İngiltere tarihinden rahat acıklı sahneleri derin bir sezgi gücüyle yansıtan Puck ofPook’s Hill (1906; Pook Tepesi’nin Perisi) ve Rewards and Fairies’deki (1910; Ödüller ve Periler) öykülerin arka planını oluşturdu.
1907’de Nobel Edebiyat Ödülünü alan Kipling, sonraki yıllarda sömürgecilik yanlısı görüşlere daha da yakınlaştı. Bunda, Kipling’e Cenup Afrika’da bir ev armağan eden Cenup Afrikalı devlet adamı ve elmas zengini Cecil Rhodes’la kurduğu dostluğun da oranı yardı. Sömürgeciliği savunmasının ardındaki temel niçin ise her İngilizin, hatta her beyazın dünyanın çağdaş olmayan halklarına Avrupa kültürünü götürmesi gerektiği inancıydı. Bu görüşleri devrin liberal düşünceleri ile bağdaşmayınca, Kipling giderek toplumdan koptu. Öldüğünde, pek oldukca şahıs tıpkı Kral V. George benzer biçimde Kipling’in de İngilizleri temsil etmekten uzak kalmış olduğu görüşündeydi.
Kuvvetli bir şiir dili yaratabilmiş, bilhassa de askerlerin ve denizcilerin yaşamlarını özetleyen şiirleriyle yeni çıkışlar yapabilmiştir. Gene de şiirlerinin bir çok baladları, müzikhol şarkılarını ya da popüler ilahileri temel alır.
Bunalım dönemlerinde halka seslendiği “Recessional” (1897) benzer biçimde daha iddialı şiirleri bile düş gücünden oldukca, retoriğe ağırlık verir. Kipling’in düzyazı yapıtları için aynı şey söylenemez. Bir öykücü olarak Kipling, devamlı bir gelişme gösterebilmiştir. Önceki öyküleri kadar çarpıcı olmamakla beraber daha ince bir teknik ustalığı yansıtan son dönem öykülerinde, kimi zaman karmaşık da olsa, daha derin mevzuları ele almıştır. Ne var ki yoğun ve belirsiz bir üslupla yazılmış ve çoğu zaman kasvetli konulmuş olan işleyen bu yapıtlar, ilk yapıdan kadar büyük bir ilgiyle karşılanmamıştır. Kipling’in sağlığında eleştirmenlerce giderek daha azca beğenilmesinde siyasal tercihleri üstüne oluşan yargıların da oranı olmuştur.
Kipling’in en mühim yaşamöyküsü, Charles E. Carrington’m Rudyard Kipling: His Life and Work (1955; Rudyard Kipling: Yaşamı ve Yapıtı) adlı kitabıdır.
Kipling’in Türkçede yayımlanmış bazı eserleri:
Öykü:
Şiir:
Seyahat Notları ve Öteki Eserleri:
Dünya Edebiyatı
[Chorus] Got two girls in the cut And I don't know what to do I…
Yakın bir vakit sonrasında Dünya'ya veda edecek olan 'Mini Ay' aslen insanoğlu Dünya'da dolaşmaya başladıktan…
Babil’in En Varlıklı Adamı – George S. Clason Tür:KitapYazar:George S. ClasonYayınlanma Zamanı:2018Yayınevi:Butik Mevzusu Kitapta Babil’de…
Çoğunlukla genç Instagram kullanıcıları, kendileri için uygun bir profil olmayan Instagram fenomenlerine yada hesaplarına rastladıktan…
Netflix, geniş film, dizi, belgesel ve program arşivine haiz en iyi çevrimiçi gösterim platformların içinde…
Rüya – Ivan Sergeyeviç Turgenyev Karakterler Anlatıcı: Hikâyenin merkezinde yer edinen anlatıcı, adı verilmemiş bir…