Sermet Çağan (D: 10 Nisan 1929, Amasya – Ö: 5 Ağustos 1970, İstanbul) Tiyatro yönetmeni, oyun yazarı, gazeteci ve oyuncu.
Sermet Çağan, 1929 senesinde Amasya’da hayata merhaba dedi. Bazı tiyatro topluluklarında oyuncu ve dekor sorumlusu olarak vazife yapmış oldu.
Tiyatro tutkusu sebebiyle mühendislik eğitimini son sınıfta bıraktı.
Ankara Devlet Tiyatrosu’nda ve “Sahne Z” topluluğunda, Arena Tiyatrosu’nda, ve Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu’nda sahne tasarımı ve oyunculuk yapmış oldu.
1966 senesinde Fakir Baykurt‘la beraber Türkiye’de ilk kez bir sendika tiyatrosu (TÖS) kurdu.
İstanbul Üniversitesi Gençlik Tiyatrosu, Gen-Ar Tiyatrosu, Ankara Yenişehir Tiyatrosu şeklinde topluluklarda yönetmenlik yapmış oldu.
Türkiye Öğretmenler Sendikası Tiyatrosu’yla tüm Türkiye illerini kapsayan gezim yapmış oldu.
Tiyatro dergisi ile bazı mecmua ve gazetelerde tiyatro üstüne yazıları yayımlandı. Bazı oyunları Fransızca ve İngilizceye çevrilen Sermet Çağan, Alman edebiyatı üstüne araştırmalarından dolayı 1957’de AFC hükümetince Schiller Ödülü kazanmıştır.
İstanbul Sanat Tiyatrosu’nda yazdığı ödüllü oyun olan Ayak Bacak Fabrikası’nın provaları esnasında geçirdiği bir kalp krizi sonucunda 1970 senesinde yaşamını yitirdi.
Ek Data:
27 Mayıs 1960 hareketi ile Türk siyasal yaşamında Demokrat Parti periyodu son bulmuştu. Yeni bir Anayasa hazırlanmış, Anayasa Mahkemesi şeklinde kurumlar ortaya çıkmıştı. Daha ilkin var olmayan özgürlük havası, yepyeni bir idealizmi de bununla beraber getirmişti. Bu oluşum, Avrupa’da yaşanmış olan özgürlükçü hareketlerle eklemlenmiş ve memleketimizde yaşamın ve toplumun algılanma biçimlerinde farklılaşmaya niçin olmuştu. Her gün yeni siyasal partiler, dernekler, sendikalar kuruluyordu. Türk toplumu örgütlü cemiyet olma yolunda hızla ilerliyordu.
1960-1970 döneminde Türkiye’de tiyatro ürünleri bakımından da büyük bir dinamizm yaşanmıştı. bilhassa genç yazarlar kuşağının başını çekmiş olduğu yerli oyun yazarlarımız bir fazlaca eserler vermişler ve Türk oyun yazarlığının gelişmesine destek olmuşlardı. Haldun Taner, Turgut Özakman, Güngör Dilmen Kalyoncu, Çetin Altan, Aziz Nesin, Adalet Ağaoğlu, Melih Cevdet Anday, Orhan Asena, Rıfat Ilgaz, Recep Bilginer, Nitelik Öngören, Aydın Engin, Erol Toy, Necati Cumalı, Turan Oflazoğlu, Refik Erduran 1950’lerin sonunda ve 1960’lı yıllarda tiyatromuzun kazanılmış olduğu yazarlar olmuştu. (Erkoç, 2002:20) Sermet Çağan da bu yazarlar içinde yer aldı.
1960-1970 periyodu denilebilir ki, Türk tiyatrosunun altın yıllarıydı. Ankara, İstanbul ve İzmir başta olmak suretiyle memleketin her yerinde ortaya çıkan, irili-ufaklı, amatör yada profesyonel yüzlerce hususi tiyatro, halkın bu sanata olan ilgisini göstermekteydi. Arena Tiyatrosu, Ankara Sanat Tiyatrosu (AST), Dostlar Tiyatrosu, Şehir Oyuncuları başarı göstermiş hususi tiyatrolardan yalnız bir kaçıydı. Devlet Tiyatroları da üç büyük kentin dışındaki itlerde tiyatrolar kurmaktaydı.
Edebiyatta köy gerçeği, kentsel problemler, göç, işçi kültürü ve toplumsal meseleler hızla ağırlığını hissettirmekteydi. Bu durum tiyatro eserlerine de yansımıştı. Keşanlı Ali Destanı, Asiye Iyi mi Kurtulur, Yer Demir Gök Bakır, Susuz Yaz, Almanya Defteri şeklinde eserler bu zamanda yazıldı ve okuyucusuyla buluştu.
Halkın tiyatroya büyük ilgi gösterdiği bu zamanda, tiyatrodan beklentileri olan aydın çevre bu sanata sorumluluklar da yüklemişti. Tiyatro, insanları yalnız eğlendiren bir sanat olarak düşünülmüyordu artık. Bu sanatın bununla birlikte halkı eğitmesi, aydınlatması, bilinçlendirmesi, düşündürmesi ve eleştiri anlayışını geliştirmesi de bekleniyordu. Türk tiyatro seyircisi bu zamanda Bertold Brecht‘in oyunlarıyla, politik-devrimci tiyatroyla da tanışmıştı. Tiyatroda ulusallık, evrensellik, öz, şekil şeklinde kavramlar da gene bu zamanda sıkça kritik edilmeye başlanmıştı. (Şener, 1973:161-167; Erkoç, 2002:21)
Sermet Çağan 1962 senesinde Asaf Çiğiltepe ve arkadaşlarının kurduğu Arena Tiyatrosu’nda dekoratörlük ve oyunculuk yapmaktaydı. Karagiale’nin Yitik Mektup oyununun dekorlarını hazırladı, Aynı yıl Gülriz Sururi-Engin Cezzar Topluluğunda Güngör Dilmen’in Midas’ın Kulakları ile Shakespeare‘in Othelio oyunlarının dekorlarını yapmış oldu. bununla birlikte bu oyunlarda oynadı.
1964 senesinde ilk oyunu Ayak Bacak Fabrikası’nın yazımını tamamladı. Aynı yıl bu oyunu IÜ. Gençlik Tiyatrosu’nda sahnelemeye başladı. Dekorunu da kendi hazırladı. Ne var ki, kalp rahatsızlığı sebebiyle oyunun sahnelenme işini Cüneyt Türel’e bıraktı, lü Gençlik Tiyatrosu, Sermet’in bu oyunu ile Almanya’da Erlangen Uluslarası Tiyatro Şenliği’ne katıldı ve 4, oldu, Ayak Bacak Fabrikası adlı oyun 1965 senesinde Ankara’da AST’da Güner Sümer’in oyun düzeniyle oynandı ve büyük başarı kazanmıştır. (Başkaya, 2006: 33; Göktaş,2002:33)
Sermet Çağan 1965 senesinde, daha ilkin radyo oyunu olarak yazdığı O şekilde Bir Oyun’nun metnini Özdemir Nutku ile beraber tekrardan ele aldı, Böylece Cenk Oyunu adlı oyun ortaya çıktı. Bu, savaşın kapitalizmin büyük kartellerinin çıkarları yüzünden çıktığını gösteren harp karşıtı bir oyundu. Özde mir Nutku oyunu AÜ. DTCF Tiyatro Bölümünde sahnelemiş, arkasından aynı oyunla Almanya’nın Erlangen kentinde düzenlenen Internasyonal Tiyatro Şenliğine götürmüştü. Cenk Oyunu burada ‘Reji Birinciliği’ ödülünü kazanmış ve fazlaca beğenilmişti. Sermet 1966 senesinde da Aziz Nesin‘in Ah Biz Eşekler adlı öyküsünü oyunlaştırdı ve Gen-Ar Tiyatrosu’nda sahneledi.
Sermet Çağan’ın Eserleri
Tiyatro:
Ödülleri:
İletişim, çağdaş yaşamımızın temel taşları içinde yer ediniyor. Günümüzde sevdiklerimize, iş arkadaşlarımıza yada acil durumlarda…
[Chorus] Got two girls in the cut And I don't know what to do I…
Yakın bir vakit sonrasında Dünya'ya veda edecek olan 'Mini Ay' aslen insanoğlu Dünya'da dolaşmaya başladıktan…
Babil’in En Varlıklı Adamı – George S. Clason Tür:KitapYazar:George S. ClasonYayınlanma Zamanı:2018Yayınevi:Butik Mevzusu Kitapta Babil’de…
Çoğunlukla genç Instagram kullanıcıları, kendileri için uygun bir profil olmayan Instagram fenomenlerine yada hesaplarına rastladıktan…
Netflix, geniş film, dizi, belgesel ve program arşivine haiz en iyi çevrimiçi gösterim platformların içinde…