Smyrna’nın Gözyaşları Özeti, Konusu ve Karakterleri

Smyrna’nın Gözyaşları – Gülseren Engin

Tür:	Roman
Yazar:	Gülseren Engin
Yayınlanma Zamanı:	2017
Yayınevi:	Remzi Kitabevi

Karakterler

Smyrna: İzmir’de yaşayan Rum kökenli bir hanımdır. İlk eşinin silahlı saldırısında yaralanıp hafızasını kaybeder. İyileştiğinde nişanlısı Çakır Osman’ ile evlenir. Kurtuluş Cenginde cephe peşinde savaşım eder.

Tilki Mahmut: Osmanlı ordusunda binbaşı olan Mahmut, gizli saklı görevle İzmir istihbaratında görevlidir. “Tilki Mahmut” ismiyle malum karakter sonrasında 57. Tümene katılarak mücadelesini burada verir.

Seher: Mahmut’un eşi olan karakter Yunan askerlerinin tecavüzüne uğrar ve hamile kalır. Bu travmayı cephe peşinde verdiği savaşım yardımıyla atlatır.

Mevzusu

Smyrna’nın Gözyaşları Romanı ile, Mustafa Kemal Paşa önderliğinde süregelen Kurtuluş Savaşı ve bu uğurda verilen mücadeyi okuyoruz. İstanbul, İzmir ve tüm ülkeyi içine alan işgallere karşı direnen, savaşlardan yorulmuş halk son bir hamleyle direndi ve kazanmıştır. Yüce Önder Mustafa Kemal ilkin kendisinin inanılmış olduğu bu kutlu zafere sonrasında halkını inandırdı. Destansı bir mücadeleyi bu kere yazarın kaleminden, öznesi Ege ve İzmir olacak şekilde okuyoruz.

Smyrna’nın Gözyaşları Özeti

Tarih 13 Kasım 1918’i gösterdiğinde İstanbul ve tüm memleketin üstüne kara bulutlar çökmüş ve İtilaf Kuvvetlerinin işgali başlamıştı. 30 Ekim’de imzalanan Mondros Ateşkeş Antlaşması’ndan sonrasında halk bu işgali beklemeye başlamıştı. Gerçi saray antlaşmayı sevinçle karşılamış, savaşın bitişini top atışlarıyla kutlamıştı; fakat harp kaybedilmiş, Musul ve İskenderun ile beraber Çanakkale Boğazı çevresindeki bölgeler işgal altına alınmıştı. Eşi benzeri görülmemiş bir işgal ve buna tepki göstermeyen bir saray yönetimi vardı. Stratejik öneme haiz tüm bölgeler yabancıların denetimindeydi.  Yunan, İngiliz ve Fransız Bağlaşık kuvvetler değişik noktalardan İstanbul’u işgal etmeye başladılar.

Takvim 15 Mayıs 1919’u gösterdiğinde Yunan ordusu Izmir’i işgale başladı. Saray’ın emri netti. Müdahale edilmeyecek, hatta itaat edilecekti. İşgale ilk kurşun Hasan Tahsin tarafınca atıldı ve şehit edildi. Senelerdir savaşlardan yorulan halkın direnecek takati kalmamasına karşın; söz mevzusu bağımsızlık olunca ulusal mücadeleye başlamıştı.

Yunan ordusu derhal şehrin tüm bölgelerine girip yakıp yıkıp, talan ve tecavüze başlamıştı. Bu olayların mağdurlarından biri de Osmanlı ordusunda binbaşı olan ve istihbaratta görevli olan Mahmut’tu. Mahmut’un eşi Seher, bu vakalarda tecavüze uğramış ve hamile kalmıştır. Mahmut bu vakada eşinin yaşamış olduğu bu travmayı atlatabilmesi için elinden geleni yapar. Fakat gizli saklı görevi, Yunanlılar tarafınca deşifre olduğundan kaçmaları gerekmektedir. Onlara sığınan arkadaşının sevgilisi Smyrna ile beraber 57. Tümene ulaşmak için sıkıntılı bir seyahat yaparlar. Smryna, bir Rum kız evladıdır. Yaşamış olduğu toprağı vatan bilen bu uğurda savaşım etmek isteyen birisidir. 57. Tümene ulaştıklarında O ve Seher cephenin geri hizmetinde vazife alırlar, tıpkı öteki Türk hanımefendileri şeklinde. Yunan ordusunun İzmir’e girişiyle süregelen savaşım, 9 Eylül 1922’de kazanılan zaferle son bulur.

Smyrna’nın Gözyaşları – Kitap Açıklaması

Efeler diyarından direnişin destanı… Bu kitap, İzmir’in Yunanlılarca işgali döneminde geçen Rum kızı Smyrna ile Çakır Osman’ın, Seher ile Tilki Mahmut’un aşk hikâyeleridir… Bir taraftan Yunan ordusunun Ege’nin içlerine doğru saldırısı ve işgali, halka meydana getirilen eziyetler, yakıp yıkmalar, hanımefendilere tecavüzler, çocuk, genç, yaşlı demeden meydana getirilen toplu katliamlar, bir taraftan da Ege dağlarında yanan çoban ateşleri, kahraman efeler, zeybekler, gönüllüler ve bir kaç subayla Kuvay-ı Milliye’nin kuruluşu… Kuvvetli ve donanımlı Yunan ordusuna direnen bir avuç kahraman…

(Tanıtım Bülteninden)