Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı? Özeti ve Konusu

Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı? – Büşra Sanay , Muazzez İlmiye Çığ

Mevzusu

Kitapta dünyaca meşhur bir Sümerolog olan Muazzez İlmiye Çığ’ın yaşam tecrübeleri gazeteci Büşra Sanay tarafınca söyleşi şeklinde kaleme alınmıştır. Günlerce devam eden görüşmelerle Muazzez İlmiye Çığ, kendi yaşam motivasyonunu, kendi tecrübelerini, bu ülkenin ve gençlerin iyi mi gelişeceği ile ilgili görüş ve önerilerini anlatmıştır.

Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı? Özeti

Muazzez İlmiye Çığ, Osmanlı Devleti’nin yıkılış süreci ve Cumhuriyetin kuruluşunun ilk dönemlerini tek bir ömürde yaşamış ender insanlardan biri olarak bu devrin tesirinde yoğun bir halde kalmıştır ve bu durum onun eğitim yaşamını ve yaşam motivasyonunu derin bir halde etkilemiştir. Tam bir Cumhuriyet bayanı olan Muazzez İlmiye Çığ, Mustafa Kemal Atatürk’e ve onun devrimlerine olan minnettarlığını, kendi motivasyonunu bu kurtuluş mücadelesinden aldığını her fırsatta dile getirir.

Öğretmen bir ailenin kızı olan Muazzez İlmiye Çığ, çocukluktan bu yana ailenin, bilhassa de babasının etkisiyle kitaplarla ve öğrenme merakıyla büyür. Harp döneminde yaşadıkları büyük zorluklara karşın öğrenme ve topluma yararlı olma hayalinin peşinden gider. Ilk olarak bir öğretmen okuluna gider, 17 yaşından 21 yaşına kadar Eskişehir’de öğretmenlik yapar. Harp sonrası dönemde oldukça fazla okul ve alan seçeneği olmadığından asla araştırmadığı ve bilmediği bir alan olan Sümeroloji bölümünü seçer. Bu alanda derinleşmek için oldukça fazla çalışır ve yabancı hocalarını anlayabilmek için Almanca, Fransızca ve İngilizce öğrenir. Edinmiş olduğu informasyon miktarı artınca motivasyonunun arttığını ve bu alanın kendisinde bir tutkuya yol açtığını belirtir. Sadece bu öğrenme merakının artmasında hala en temel motivasyonu ülkesine yararlı olma isteğidir. 31 yıl süresince müzede emek harcayarak on binlerce tableti temizleyip çevirilerini yapar ve o tabletleri belli bir seviye oluşturarak arşivler. Üç bin tabletin kopyasını da bir katalog haline getirip yayımlar.

Muazzez İlmiye Çığ, bilgiye verdiği ehemmiyet sebebiyle çokça okur ve gezi eder. Fazlaca kez yurtdışında bulunup belli sürelerde buralarda yaşamasına karşın gençlerin de yurtdışında eğitim aldıktan sonrasında ülkelerine dönmelerinin oldukça kıymetli bulunduğunu sadece bunun için ülkede eğitime ve bilime kafi özenin gösterilmesi icap ettiğini söyler.

109 senelik yaşamı süresince acı tatlı birçok deneyim yaşayan Muazzez İlmiye Çığ, gençlere kariyer planlamasının iyi mi yapılacağı, bir karı olarak iyi mi daha kuvvetli durulabileceği ve gençlerin ülkesine iyi mi yararlı olabileceğine dair bir oldukça öğütte bulunur. Bunun yanı sıra insanoğlunun yaşamı anlamlandırmasının temelinde bir yaşam amacı bulmasını, bu amacın da insanı çeşitli fizyolojik ve ruhsal olumsuzluklardan uzak tutabileceğini söyler. Ona nazaran insan kendinin işe yaradığını ve dünyada bir yeri bulunduğunu hissederse dünyası anlamlı hale gelir, kendisi de yaşamın anlamını üretmek ve sevmekte bulduğunu söyler. Emek vermeyi oldukça sever sadece gezmeye, okumaya, sosyalleşmeye de lüzumlu zaman bulup zamanı dengeli kullanmanın mühim bulunduğunu düşünür. Ona nazaran hayatta başımıza gelenlere karşı geliştirebileceğimiz 4 davranış şekli vardır:

1- Ne olursa olsun devamlı iyiyi düşünebilmek

2- Şartlar seni zorlasa da “kendin olma” çabandan vazgeçmemek

3- Asla kin beslememek

4- Daima ölçülü olmak.

Başımıza gelenlere bu açıdan bakabilirsek fena duygulara takılı kalmaz, tembelliklerden, dengesizliklerden uzak kalmış olarak adımlarımızı her daim ileri taşıyabiliriz.

“‘Yaşadım!’ diyebilmek için ne yapmalıyız?” sorusuna bir yanıt arayan bu kitap, adı şeklinde yaşamını ilim ve sevgiyle geçiren, bu bilgiyi kendine saklamayıp bir Sümer atasözü olan “Biliyorsun, niçin öğretmiyorsun?” sözü ışığında birçok yapıt gösteren Muazzez İlmiye Çığ’ın yaşamını kısmen de olsa anlamamıza destek olacak ve yaşam amacını arayanlara ışık tutacaktır.

Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı? – Kitap Açıklaması

Ne Olursa Olsun Her Süre İyiyi Düşün.

Asla Kin Besleme.

Daima Ölçülü Ol.

Hayatta Beraberce Ve Her Şeyle Aramızda, İhlal Edilmemesi Ihtiyaç duyulan, Görünmez Sınırlar Var.

İnsan Bu Dünyada Aklı Kadar Yer Kaplıyor.

Şartlar Seni Zorlasa Da Kendin Olma Çabandan Vazgeçme.

Gözünü Hedefine Diken İnsan Zararsızdır.

Kendini Anlatmayacaksın, Bırakacaksın İnsanlar Seni Tanısın.

Gelişmeye Cüret Edecek Kadar Yürekli Değilsen Hayatta İz Bırakamazsın.

Bu Yolda Öğrendiklerimiz Ve Öğrettiklerimiz Bizi Biz Yapar.