Yine, yeni, yeniden bir Milli Takım marşı… Gerek var mıydı? | Kısaçalar #2

Euro 2024 kapıda. Turnuva başladı başlamış olacak. Ne kadar ciddi bir coşku uyandırdığı tartışılır; beklentimiz pandemi sebebiyle 2021 yazında oynanan Euro 2020 kadar tepelerde değil zira söz mevzusu turnuvadan İngilizcedeki tabirle “humbling” bir netice ile kısaca epey utangaç olmuş bir halde döndük. Gerçi o dönem Avrupa’nın önde gelen futbol yazarları da Türkiye’yi kupanın gizli saklı favorileri, sürpriz yapabilecek takımları içinde en başta gösteriyordu kısaca kendi kendimizi gazlamadıkama olmadı… Turnuvanın uyandırıp uyandırmayacağı coşku bu çerçevede tartışılabilir. “Tartışılamaz” olan ise Euro 2024 şarkımızın adeta 2020 takımımız benzer biçimde beklentileri karşılayamaması! Kötü bir bağlantı olmadı sanki ne dersiniz?..

Gerçi “Ne bekliyorduk ki?” diye sorabiliriz haklı bir halde. Hakikaten ne bekliyorduk? Dostlar şunu kabul edip rahatlayalım ve artık lütfen önümüze bakalım: Tanrı bu millete tekrar ulusal ekip şarkısı yazdırmasın! Bir Oluruz Yolunda’yı “geçen” bir Ulusal Ekip şarkısı olmayacak! Basketbol için de 12 Dev Adam emsalsiz zirvede.

Derdim doğal şarkının “olup olmamasından” ziyade TFF’nin ya da markaların her turnuva öncesinde kendilerine vazife edinip bazı meşhur sanatçılarla anlaşıp bir marş ısmarlamaları. Hakikaten gerek yok zira bu marşlar nadiren başarıya ulaşabiliyor.

Bilhassa futbol özelinde yapılanları hatırlayacak olursak Euro 2024’teki resmi şarkımız hüviyetindeki Sefo’nun Türkiyem’i; Euro 2020’de üç maçta yediğimiz gol sayısı kadar Kıraç’ın aynı anda söylediği ve meşhur “Harpte mıyız!” meme’ini akıllara getiren Haydi’sinden daha evla. Doğal burada Kıraç’ın inisiyatif alarak kendi kendine bir marş besteleğini de belirtmek gerek. Euro 2020’nin resmi şarkısı niteliğindeki şarkıda ise Mustafa Sandal, Derya Uluğ, Eypio ve Irmak Arıcı birlikteliğinden doğan “0 km” bir şarkı Bizim Çocuklar‘da bir araya geliyordu. Iğrenç Euro 2020 performansımız sebebiyle, aslına bakarsan anımsanası bir özelliği olmayan şarkı daha da süratli unutuldu.

Rafet El Roman’ın Teşekkürler Türkiyem adlı şarkısı ise şimdiden dönerek bakınca epey manidar duruyor. Euro 2016 biletini olağanüstü bir halde alınca ortaya çıkan “Biz Bitti Demeden Bitmez” sloganı 2008 hatıralarıyla oldukça kuvvetli ve iddialı bir slogandı. Rafet El Roman ise bu sloganlara asla bulaşmadan teknik ekibe ve oyunculara samimi bir teşekkür ediyordu.

Euro 2016 sonrası Ulusal Ekip’da yaşanmış olan devasa kriz olmasa Rafet El Roman’ın Fatih Terim’in derhal arkasından Arda Turan, Caner Erkin, Selçuk İnan ve Burak Yılmaz’dan oluşan Karam Tayfa‘ya övgüler yağdırması acayip hissetirmezdi. Şarkının cringe bölümleri de var ayrıca…

Bir rüzgar benzer biçimde koşar Volkan Şen topu kapar / Çevik süratli Gökhan Töre Emre Mor paslaşır / Bir cambaz benzer biçimde çalım atar geçer kaptan Arda / Fatih Terim çizgide tribünler ayaklanır

Burada müziğin iyi mi değiştiğini de görüyoruz aslına bakarsak. Rafet El Roman’ın bu denemesi 90’larda, Televole döneminde, Arabeskçilerin eserlerini takımlara uyarladığı ve oyunculara acayip övgüler yağdırdığı şarkıları hatırlatıyor. Ceylan’ın “Erol topu ortalar, Uche kafayı çakar, karşı takım kalecisi hem oturur hem ağlar hey, hem oturur hem ağlar” benzer biçimde fantastik sözleri bulunan çok önemli eserin birazcık daha cilalanmış hali!



Not: Televole şarkıları içinde minimum Ceylan’ın şarkısı kadar etkisinde bırakan bir başka şarkı ise 1997’de Ufak İbo’nun Trabzonspor’un Bochum maçı öncesinde Televole’de seslendirdiği “Bordo-Mavi Trabzonum” şarkısı. “Orhan-Hami-Ünal’ıyla, hocan Yılmaz Vural’ıyla, en büyüksün başkanınla Bordo-Mavi Trabzonum” tek kelimeyle şahane!



90’larda Arabesk parçalarla Televole VTR’leri şeklinde yaşamımıza giren ısmarlama marşlar, 2000’lerin başlangıcında Athena ve Tarkan’la zirvesini görmüş oldu. Athena değilsen formül belli aslına bakarsak: mevcut bir şarkıyı uyarlamak! Zira tribünde besteler de bu şekilde ortaya çıkıyor. Tarkan, efsanevi Karma albümündeki Taş adlı parçayı öyleki bir uyarladı ki kafamız karışmadan, yanlışlıkla Bir Oluruz Yolunda‘ya sapmadan Taş‘a eşlik etmemiz mümkün değil!

https://www.youtube.com/watch?v=EBwjmeDoE6A

2002’bir başka efsanevi örneği olan ve hala hatırlanan Gençlik Marşı (Dağ başını duman almış) uyarlamasına da şapka çıkarmak lazım. Hatırladınız değil mi? Ne Kosta Rika, ne de Çin, ne de sambacı Brezilya…

Yabancı uyarlamalar

Benzer bir formül üçüncülükle döndüğümüz Euro 2008 öncesinde de uygulanırken (başarı göstermiş şarkılar ve başarı göstermiş performansların eşleşmesi fazlaca hoş) Helldorado’nun A Drinking Song‘u Hep Seninleyiz Türkiye olarak karşımıza çıkıyordu. Aynı turnuva öncesi benzer bir mantıkla Yusuf İslam’ın hemen hemen Cat Stevens’ken imza attığı Lady d’Arbanville şarkısı Yaşar’ın yorumuyla ve İyice bir bakın / Bir bakın sahaya / İşte bizim ekip / Türkiye orada, Türkiye yanında sözleriyle ve klibiyle de tüyleri diken diken eden bir Ulusal Ekip marşına dönüşmüştü.

2008 sonrasında 2016’ya kadar turnuvalardan uzak kaldık ki bu süreçte Emsalsiz’ün 2010’da (Euro 2012 elemeleri öncesinde) İstiklal şarkısını uyarlayarak imza attığı oldukça başarı göstermiş Ulusal Ekip Marşı arada kaynadı. Ayrıca Emsalsiz hocam, SEO odaklı mı tercih yaptınız yoksa şarkının bilgisayardaki proje dosyası adı şarkı adı olarak mı unutuldu? Latife bir yana marşın başka bir adı var mı bilmiyorum fakat her yerde “Ulusal Ekip Marşı” olarak geçmekte…

Müzikteki değişimler ve yansımaları…

Velhasıl turnuvalardan uzak kaldık, ülke değişti, müzik kültürü değişti. Arabeskten, rock esanslı pop uyarlamalarına geçilmişti şimdilerde ise Arabesk rap, pop, trap hakim işler benzer biçimde. Fakat uyarlamalar da yüzde 100 başarıyla çalışacak diye bir kural yok. Örneğin Filenin Sultanları için Tarkan’ın hazırladığı Hep Beraber Ulusal Ekip şarkısı, Megastar’ın fazlaca fazlaca başarı göstermiş Adımı Kalbine Yaz albümünün hit parçası Öp‘ün bir uyarlaması. Kahve gurmesi dostumuzun meme’e dönüşen yorumunda söylediği benzer biçimde “Kötü diyemem” fakat “Hep-bir-lik-te-mil-li-ta-kım” maalesef “Öp-öp-öp-öp-do-ya-ma-dım” benzer biçimde tınlamıyor… Bence “Filenin Sultanları, vuruyor smaçları, kazanıyor maçları” daha tatlı!

Her neyse… Bülent Ortaçgil’in de söylediği benzer biçimde “Bu iş zor, fazlaca zor Yonca…” O yüzden de en iyisi yapmasak mı artık? Hanım voleybolunda Filenin Sultanları şarkısı, adam basketbolda 12 Dev Adam, futbolda ve öteki tüm sporlarda Bir Oluruz Yolunda‘yı kullansak? Yeni bir şey yapacaksak da Mabel Matiz’in Numaracı şarkısını öneriyorum!

Dumanı üstünde fazlaca iyi albümler:

Fütursuzca sıralıyorum: Bazı Ulusal Ekip şarkıları

Bazı şeyleri yarı bilgili yarı kişisel bir halde sıraladığım bu bölümün bu haftaki konuğu Ulusal Ekip şarkıları. Bu şarkıları “en iyiden daha azca iyiye doğru” sıralıyoruz. Eğer haksızsam ve bana sözler hazırladıysanız sizler de kendi sıralamanızı [email protected] adresine iletebilirsiniz!

  1. Tarkan – Bir Oluruz Yolunda

  2. Athena – 12 Dev Adam

  3. Filenin Sultanları

  4. Hep Seninleyiz Türkiye

  5. 70 Milyon Yürek

  6. Tarkan – Hep Beraber Mili Ekip

  7. Emsalsiz – Ulusal Ekip Marşı

  8. Mustafa Sandal, Derya Uluğ, Eypio ve Irmak Arıcı – Bizim Çocuklar

  9. Rafet El Roman – Teşekkürler Türkiyem

  10. Sefo – Türkiyem

  11. Gülben Ergen, Ege Çubukçu – Avrupa / Ulusal Ekip

  12. Kıraç – Haydi

(Toplam: 1, Bugün: 1 )

Site Footer